BAŞARILARIN DEVAMI GELECEK..

1-10 Kasım tarihleri arasında Konya’da A grubunda düzenlenen Goalball (3’er kişilik takımlar halinde voleybol sahası büyüklüğünde bir salonda, çıngıraklı topla oynanan görme engelliler sporu) Erkekler ve Bayanlar Avrupa Şampiyonası’nda Bayan Milli Takımımız Avrupa 2’incisi, Erkek Milli Takımımız ise Avrupa 3’üncüsü oldu. Geçtiğimiz yıl Londra’da yapılan Paralimpik Oyunları’nda da, Erkek Milli Takımımız bronz madalya kazanmıştı. Bazılarına bu ikincilik ve üçüncülükler bir şey ifade etmeyebilir.

25 yıl sonra

Goalball ilk kez 1946’da Avusturyalı Hans Lorenzen ve Alman Sepp Reindle tarafından, görme engelli savaş gazilerinin rehabilitasyonuna yardım amaçlı olarak icat edilmiş. 1976 Toronto Paralimpik Oyunları’nda dünyaya tanıtılmış. Ülkemizde ise ilk defa 1999 yılında, yani dünyada spor olarak yapılmaya başlandıktan yaklaşık 25 sene sonra oyunculara tanıtılmış. Bu satırların yazarı 1999 yılında ilk 10 adet goalball topunu bir çuvala koyarak Almanya’dan getirmişti. Bu açıdan baktığımızda, elde edilen dereceler ülkemiz gençlerinin engelli veya engelsiz, kendilerine gerekli olanaklar sağlanırsa dünya ile nasıl başa çıkabileceklerinin bir başka örneğidir. Bir süre önce ülkemizi ziyaret eden Kore Milli Paralimpik Komitesi Başkan Yardımcısı ve iki üyesi önümüzdeki dönemde Milli Takımlar antrenörümüz Gökhan İnce’yi birkaç aylığına Kore’ye davet etti. Kendisinden Koreli meslektaşlarını eğitmesini istedi. Bu konuda Görme Engelliler Spor Federasyonumuz Kore ile herhalde işbirliği yapacaktır.

En güzel cevap

Elde edilen tüm bu başarılar, engelliler sporunun tarihçesini bilmeyenler, engellilerin sporunu sosyal yönü ağır basan bir olgu zannedenler tarafından önemsenmeyebilir. Onlara, engelliler sporunda dünyada önemli bir yeri ve yıllık bütçesi 50 milyon dolar olan Kore Paralimpik Komitesi’nin, Türk Milli Takımı’nın antrenörünü, kendi antrenörlerini eğitmesi için davet etmesi en güzel cevaptır. Olanaklar elverse, devlet desteği bilinçli bir şekilde engelliler sporuna sunulsa, yalnız görme engellilerde değil, diğer engelli spor branşlarında da ülkemize daha çok sayıda madalya gelir ve tüm dünya Türkiye’den bahseder.

Uluslararası Paralimpik Komitesi

Uluslararası Paralimpik Komitesi’nin (IPC) Genel Kurulu 23-24 Kasım ‘ da Atina’da yapıldı. Tabii ki Uluslararası Paralimpik Komitesi’nin desteği ile ama Yunanlı dostlarımız tüm ekonomik zorluklarına rağmen mükemmel sayılabilecek bir Genel Kurul organize ettiler. Uluslararası Paralimpik Komitesi’nin (IPC) toplam, ülkeler ve federasyonlarla birlikte yaklaşık 170 üyesinden 147’sinin katıldığı Genel Kurul’da Sir Philip Craven yine İngiliz olan rakibine büyük fark atarak başkanlığa seçildi.

Büyük fark

Türkiye olarak desteklediğimiz Güney Kore, Brezilya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Kenya delegeleri de yönetim kuruluna girdiler. Enteresan olan başkan yardımcılığı için yarışan Brezilya Paralimpik Komitesi Başkanı’nın, rakibi Amerikalı’ya büyük fark atarak başkan yardımcılığına seçilmesiydi.

2020 inceleme komisyonu çerçevesinde İstanbul’a da gelen Brezilya Paralimpik Komitesi Başkanı Andrew Parsons ile önümüzdeki dönemde daha yakın ilişkiler içinde olacağımıza inanıyoruz.

Türkiye neden başkanlık, başkan yardımcılığı veya yönetim kurulu üyeliğine aday olmadı? Olsaydı seçilir miydi? Aday olmadı. Çünkü bugün ülkemizdeki engelliler sporu anlayışı Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne bu cesareti vermedi. Ancak aday olsaydı kesinlikle seçilirdi. Bunu da Atina’da birçok ülkenin gösterdiği ilgiden, yakınlıktan ve sorduğu sorulardan gördük. Tekrar etmekte fayda görüyoruz. Eğer ileride çocuklarımıza, İstanbul’da Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nı organize etme şansını vereceksek, engelliler sporu ile ilgili önlemler bugünden alınmalı. Artık devlet sporunu yönetenler de bu konunun ciddiyetinin farkına varmalı.

Güzel Söz

Öğüt kadar kolaylıkla verilen şey yoktur.François Duc de La Rochfoucauld