ELİF (!) ABEYLEGESSE
Tarih: 26 Nisan 2004 Saat: 23.40 Kanal: TRT 3Program: Orhan Ayhan`la Spor – Dünden Bugüne Konuk: Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Togay Bayatlı.Orhan Ayhan soruyor, Togay Bayatlı hayatını anlatıyor. Eskilere gidiliyor, oldukça keyifli bir sohbet. Bu arada Togay Bayatlı bazı federasyon başkanlarını nasıl uluslararası federasyonların yönetim kurullarına sokturduğunu, dostları aracılığıyla onlara seçimleri nasıl kazandırdığını anlatıyor.
Bulgaristan Spor Akademisi`nin Togay Bayatlıya, kendi ifadesiyle “doktorluk değil” profesörlük unvanını verdiğini, aynı anda Bulgar Olimpiyat Komitesi Başkanı`na da bu unvanın verildiğini, Bulgar Başkanın bu unvanı kullandığını, kendisinin ise kullanmadığını öğrendik.
Buraya kadar her şey güzel. Sonra Orhan Ayhan 2004 Atina Olimpiyatları`na katılacak sporcularımızı soruyor ve Togay Bayatlı, “Atletizmde 3 sporcumuz var. Bunların 2 tanesi bayan. Bir tanesi Süreyya Ayhan, öbürü 5 bin metrede koşan (biraz düşünüyor) ELİF” diyor. (ELVAN`ı kastediyor)Orhan Ayhan araya giriyor; “ELİF diyelim”. Togay Bayatlı cevap veriyor: “ELİF. Ondan madalya bekliyoruz.” Bu arada Orhan Ayhan “ABEYLEGESSE” diyor. Togay Bayatlı “Evet, ELİF ABEYLEGESSE.”Bir ülkenin Olimpiyat Komitesi Başkanı olimpiyatlara katılacak her sporcunun adını bilmek zorunda değil. Buna kimsenin bir itirazı olamaz. Ama, eğer atletizmden bir ülke olimpiyatlara sadece 3 sporcu gönderiyorsa, bunlardan Togay Bayatlı`nın ELİF diye isimlendirdiği ELVAN ABEYLEGESSE genç yaşına rağmen büyük ümitler vadeden, dünya çapında dereceleri olan, Gençler Dünya Şampiyonu olmuş bir atlet ise, onun adını bir Olimpiyat Komitesi Başkanı`nın bilmemesi biraz ayıp olur. Eğer bilmiyorsa da bir televizyon kanalında izleyicilerin önünde susması belki daha anlamlı bir davranış olur.
ELVAN`ın, isminin bir televizyon programında Olimpiyat Komitesi Başkanı tarafından ELİF diye değiştirildiği için üzülmesine gerek yok. Bu ülkenin sporunda söz sahibi olan bir kısım insanlar o kadar az şey biliyor ki, ELVAN`ın adını ELİF yapmışız çok mu ?
Ah Sinan (Erdem) Ağabey nur içinde yat. Şimdi sağ olsaydın ve o televizyon programını izleseydin her halde kahrından ölürdün. Hem de bin kere.
