| Milliyet

GALATASARAY VE SU TOPU

Daha önce bu sütunlarda “Galatasaray`da su topu kötüye gidiyor” diye yazdık. Ve nihayet son 2 yılda Avrupa`da ilk 16`ya kalan su topu takımı bu yıl başarısız bir sonuç almıştır. Başkan Özhan Canaydın “Bu konu açılınca üzülüyorum” diyor. Üzülmeyiniz Sayın Başkan, olaylara zamanında müdahale edilseydi iş bu duruma gelmezdi. Bu takıma sahip çıkan Hayri Kozak`ı, bir takım yedek yönetim kurulu üyelerinin isteği üzerine Disiplin Kurulu`na vermemek çözüm değil. Hatta bizi de Disiplin Kurulu`na verebilirsiniz. Verin ki bu konular ortaya çıksın, kimlerin bu takıma nasıl kötülük ettiği belli olsun. Gencecik sporculara, “Bize kızdığınız için maçları satıyorsunuz” diyerek hakaret edenler, onların şevklerini kırmak isteyenler ortaya çıksın. Nasıl olur da bir Galatasaray yönetim kurulu üyesi ( yedek bile olsa) o şerefli formayı taşıyan sporculara bu sözleri söyleyebilir ? Galatasaray Kulübünün hangi sporcusu yüzyılı aşkın sürede, ne zaman maç satmış ? Esas Disiplin Kuruluna verilip “Galatasaray`a hakaretten” kimin yargılanması gerektiği ortada. Yönetim kurulu olarak “bu konudaki yetkilerimizi Su Sporları İcra Komitesi`ne devrettik” demek nasıl bir yönetim anlayışıyla bağdaşabiliyor hâlâ anlamış değiliz. Sonra bu komite kalkıyor insanların izzet-i nefsi ile oynayarak Burhan Felek Tesisleri`ne girmelerini yasaklıyor ve bunu da hiç utanıp sıkılmadan, hukuki dayanağını düşünmeden, her gün önünden yüzlerce kişinin geçtiği tesis panosunda ilan ediyor ve konu yargıya intikal ediyor. Sadece bu nokta bile Galatasaray`ın ne büyüklüğüne ne de yüzyılı geçmiş tarihine yakışıyor. Cevap bekliyoruz Bu arada kendisine sorduk cevap alamadık, belki kamuoyunu ve Galatasaray`lıları yönetim kurulu olarak bilgilendirebilirsiniz. İşlerin bu hale gelmesine neden olan yedek yönetim kurulu üyesi iki sene evvel, Avrupa taraftar kartının 1.6 milyon Euro zararının (bu zararı sıfırlarım diye göreve geldiğinden beri neredeyse iki sene geçti) ne kadarını kapatabildi ? Kimse darılıp kızmasın, önümüzdeki haftalarda da Galatasaray Kulübünde kişisel sürtüşmelerden kaynaklanan huzursuzluğun, tekerlekli sandalye basketbol takımına nasıl yansıdığını bu sütunlarda dile getireceğiz. Not: Tüm okurlarımızın mübarek Kurban Bayramı`nın huzur içinde geçmesini dilerim.