| Milliyet

MOTOSİKLET FEDERASYONU

Geçtiğimiz yılın Haziran ayına kadar motosiklet sporları Otomobil Federasyonu bünyesindeydi. Yıllarca adı geçen federasyon içinde üvey evlat muamelesi gören motosiklet sporları, önce ayrı bir federasyon haline geldi ve iki ay öncesinden başlamak üzere de özerk hale getirildi.

Otomobil Federasyonua bağlı olduğu 6 yılda, bu federasyona devlet tarafından verilen toplam ödenek 2 trilyon lira. Yine aynı süre içinde bundan Motosiklet Federasyonua ayrılan ise sadece 26 milyar lira imiş.

Bağımsız federasyon haline geldikten sonra, uzunca bir aradan sonra yeniden Balkan şampiyonaları ile uluslararası organizasyonların başlatılması ve son derece başarılı iki organizasyon gerçekleştirilmesi, uluslararası alanda da takdirle karşılanmış. Ama Motosiklet Federasyonua, daha doğrusu motosiklet kullanıcılarına üvey evlat muamelesi belli ki devam ediyor.

Bunlardan bir tanesi; belli ki karayollarının unutkanlığı ile ortaya çıkmış. 150 kglık bir motosikletle 2.5 tonluk bir minibüs Boğaz köprülerinden aynı fiyata, yani 3 milyon liraya geçiyor. Umarız bu yanlışlık T.C. Karayolları tarafından kısa sürede düzeltilir.

Bir diğer konu ise; hız limitlerinin otomobillerle aynı seviyeye çıkartılması. Şu anda otoyollarda kamyon ve minibüsler 90 km azami sürat hakkına sahip oldukları halde, hatta otobüslerde bu sınır 100 km olmasına rağmen, motosikletlerde sadece 80 km. Artık bazı konularda muhakkak Avrupa Birliği`nin baskısını beklememek gerekir diye düşünmekteyiz. Zira batıda, Avrupada hızlar genelde taşıtların ağırlıklarına göre sınırlandırılıyor.

Örneğin Almanya`da 3.5 tona kadar olan taşıtlar, ki buna motosikletlerde dahil, şehirlerarası yollarda 100 km azami hız yapma hakkına sahipken, 3.5 ila 7.5 ton arasındakiler 80 km, 7,5 tondan daha ağır olanlar da 60 km hız yapabiliyorlar. Otobanlarda, her otobanın durumuna göre bu kıstaslar içinde hız limitleri arttırılıyor.Bir başka konu ise; yine diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi motosiklet ehliyetlerinin motor gücüne göre kategorize edilmesi.

Bu yazıyı okuyanlarınızdan bazıları “Motosiklet zaten tehlikeli bir araç. Bir de daha da fazla sürat yapmasına izin vermeye ne gerek var ?” da diyebilir. Ancak unutulmamalıdır ki düzgün, kurallara uygun şekilde kullanılan motosiklet, ulaşım aracı olarak batı ülkelerinde çevre kirliliği, yakıt tasarrufu, park yeri kolaylığı ve özellikle trafik akışında kolaylıkları dolayısıyla kullanıma teşvik edilmektedir. Umarız Karayolları ve Emniyet Genel Müdürlüğümüz motosiklet kullanıcılarının bu haklı isteklerini kısa sürede bir çözüme bağlarlar.