ÖTV MAĞDURİYETİ

Geçtiğimiz hafta bu sütunlarda, okurlarımızdan Zekeriya Mutlu’nun ‘Sol kol

engellilerin araç alımında ÖTV mağduriyeti’ adlı mektubunu yayınlamıştık.

Zekeriya Mutlu gönderdiği yazıda, Milletvekili Şafak Pavey’in de aralarında olduğu birçok kişiye bu mektubu gönderdiğini ancak yanıt alamadığını belirtmişti. Bu arada Şafak Pavey’den bir mail aldık. Aşağıda sizlerle paylaşıyoruz.

“Mailleri cevapsız bırakmam”

Bugün (28 Ekim 2013) POSTA Gazetesi’nde Sayın Yavuz Kocaömer’e gönderdiğiniz ve benim size cevap vermediğimi söyleyen yazınızı okudum. Ve hemen e-mail taramamı yaptım. Bana 1 Eylül 2011 tarihinden bugüne kadar gönderilen 371 bin 862 e- mailden tamamına cevap vermiş olduğumuzu, web danışmanımın yaptığı tasniften bu e-maillerin 211 bin 32’sinin engelli sorunlarını kapsadığını ve 6 bin 150 tane mailin ÖTV ile ilgili olduğunu görmüş bulunmaktayım. Milletvekili olarak tek böbürlendiğim hassasiyetim, bana gelen tek bir e-maili bile cevapsız bırakmamış olmaktır.

Ne yazık ki içinde; zekeriya.mutlu@softtech.com.tr adresinden hiçbir e-maile rastlamadık. Göndermiş olduğunuz e-maili  forwardlarsanız neden bu mailin bana ulaşmamış olduğunu anlayabileceğiz. Çünkü web danışmanım şükürler olsun ki; spama düşmüş olanları bile bulabilecek bir tekniğe sahip.

“Asıl muhataba hiç başvurmamışsınız”

İkinci konu, benim de sol kolum olmadığını ve bu nedenle ÖTV’siz engelli aracı alamadığımı, ÖTV konusundaki ayrımcılığın vahametini nasıl vurguladığımı basın açıklamalarımdan, meclis konuşmalarımdan biliyor olmalısınız. Yani ben hakkınızı arayan biri değil, bizzat mağdurun kendisiyim.

Ama bilmeniz gereken, bu konuda duyarsız, e-mailinizi almamış olan vekil değilim. Okuduğuma göre, engelli sorunlarını çözmekten sorumlu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na yani asıl muhataba hiç başvurmamışsınız. Son olarak, engelli sorunlarının merhamet ve bağış ihsan etme düzeyinde algılandığı bu toplumda, eşit onur hakkı üstünden mücadeleye çalışan bizleri, siz bile görmüyorsanız; galiba gerçekten anlamsız bir mücadele verdiğimiz kanaatine ben de kapılacağım. Ama asla kapılmak istemiyorum. Aksi halde bunca kuşatılmaya karşı devam etmemi sağlayacak motivasyonumu kaybederim.

Saygılarımla

Şafak Pavey

Paralimpik Türkiye

Paralimpik Türkiye, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’nin 3 ayda bir çıkardığı derginin adı. Dergi, özellikle, spor kulüplerine, devletimizin sporla ilgili bölümlerine, medya mensupları ve üyelerimize gönderiliyor. Önümüzdeki günlerde çıkacak Ekim 2013/8’nci sayısında, Gençlik ve Spor eski Genel Müdürü, şimdilerde Basın İlan Kurumu’nda Genel Müdür olan Mehmet Atalay ile yapılan söyleşiden bir bölümü aşağıda sizlerle paylaşıyoruz:

“Onlar engel tanımazlar”

“Biz engellilere ‘Engelliler’ değil ‘Engel tanımazlar’ diyoruz. Verilen imkanları en iyi şekilde değerlendiren kahramanlarımız oldular. Bir verdiysek beş katı başarı getirdiler. Sadece kendilerini gösterme fırsatını

bulmadılar, aynı zamanda ülkemize büyük gurur kazandırdılar. Burada, ömrünü engellilere adayan TESYEV ve Türkiye Milli Paralimpik Komitesi

Başkanı Yavuz Kocaömer’e bir başlık açmamız ve sonsuz teşekkür etmemiz lazım. Bugün Türkiye’de engelliler sporu belli bir noktaya geldiyse bundaki en büyük pay sahiplerinden biridir Yavuz Kocaömer. Kendisini dinledik, hak verdik, destek verdik. Devletin engelli sporculara yapması gerekenlere kulak verdik. ‘İstanbul’da Paralimpik Oyunları düzenlenecek şartlar sağlanmadan Olimpiyat yapılamaz” diyen Yavuz Kocaömer’e destek ve kulak verilmesi gerekiyor her zaman. Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne kazandırmayı düşündüğümüz ‘Paralimpik Evi’ de bunlardan biridir.”

Hem maddi hem manevi destek şart

Yazıp söylediğimiz zaman kızanlar oluyor. Demokratik bir ortamda hepimizin eleştiri hakkı var. Tekrar etmekte fayda görmekteyiz. 16 senedir engelliler sporunun içindeyiz. Eğer, Sayın Mehmet Ali Şahin’in Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı döneminde Mehmet Atalay, Yunus Akgül ve Yunus Uçar ekibi bir arada olmasaydı engelliler sporu bugünkü durumuna gelmezdi. Son 2 senedir devlet desteğinde yalnız maddi olarak değil, yapılması gerekenler bakımından gördüğümüz eksiklikler bu sporlarımızı bir duraklama devrine sokmuştur. Mehmet Atalay söyleşisinde şahsımıza iltifatta bulunmuştur. Bir ekip halinde çalışmadan, hele engelliler sporu gibi hâlâ bilinmeyen konularda kimse tek başına “Bir şey yaptım” diyemez.

Umudumuz, şu anda spordan sorumlu yetkililerimizin bu durumu anlayarak engelliler sporunun önünü açmalarıdır.

Duyuru

Bu köşe ile ilgili yorumlarınızı www.tesyev.org sitesinden ‘Yazarlarımız’ bölümüne tıklayarak yapabilirsiniz.

Güzel Söz

İyiler asla düşmansız olamazlar.

Alessandro Manzoni