PARALİMPİK OYUNLARI VE SPOR BAKANLARI

Paralimpik oyunları ve spor bakanları 17 senedir anlatıyoruz! Geçen gün hesapladım, bu 17 sene içinde 7 spor bakanı ile birlikte çalışmışız. İstedikleri kadar sporla ilgileri olsun, Paralimpik oyunlarının farkındalığını anlatmak için elimizden gelen çabayı gösterdik.

Ve eksik olmasınlar hepsi konunun önemini anlayıp ellerinden gelen desteği verdiler. Bundan önceki Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ve zamanın Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Fikret Ünlü hariç. Ancak Türkiye’nin bu konudaki istikrarsızlığı, yani 2- 2.5 senede bir Gençlik ve Spor Bakanı’nın değişmesi yalnız engelliler sporuna değil, sporun geneline de bazı sorunlar getiriyor muhakkak.

Bu konuda bir yorum yapmak bize düşmez. Önemli olan sporcu eşitliği Bizi ilgilendiren insanların eşitliği, engelli ve engelsiz sporcuların eşitliği. (Siz bakmayın o Olimpiyat Komitesi Başkanı Uğur Erdener isimli şahsın 13 Ağustos 2011’de bize “Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları eşit değildir” demesine. Sırf bu lafı söylemek bile insanlar arasında bir tıp profesörünün yaptığı ayrımcılığı gösterir.) Artık bundan sonra bu böyle devam etmemeli. Dünya’ya baktığınızda, birçok ülkede olimpiyat ve paralimpik komiteleri el ele çalışıyor. Tabii ki iş olimpiyat ve paralimpik oyunlarını düzenlemeye gelince, söz sahibi Olimpiyat Komitesidir.

Ancak diğer taraftan da paralimpik oyunlarını organize etmeden de olimpiyat organize etmeniz mümkün değil. Çoğu kez yazdık, söyledik. Örneğin; Amerika’da, Ulusal Olimpiyat ve Paralimpik Komitelerinin rozetleri dahi aynı kutuda yan yana. Bizde ise, Olimpiyat Komitesi Başkanı’nın kaprisleri dolayısıyla devamlı tartışmalar oluyor. Bu gerçeği çok sayıda sivil toplum örgütü ve siyasilerimiz anladığında ülkemizde bu işler daha kolay hale gelecektir. Engelsiz Atatürk Olimpiyat Stadı 2002 yılında hizmete açılan Atatürk Olimpiyat Stadı zaman içinde önemli organizasyonlara (2005 Şampiyonlar Ligi Finali, 2009 U2 Konseri, EURO CUP 2008 Atletizm Yarışmaları) imza attı. Diğer resmi FIFA müsabakaları, seyirci sayısının artmasıyla, engelliler için yapılan düzenlemelerde de değişikliğe gidilmesi gerektiği ortaya çıktı. Ve son 2 senede engelsiz geçişlerle ilgili düzenleme çalışmaları tamamlandı.

Bunun yanı sıra, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Trafik Müdürlüğü’nün de destek vermesiyle, otoparklarda 40 adet engelsiz araç park yeri yapıldı. Ayrıca tüm stadyumlarda, elektronik bilet uygulamasına dönüş çalışmaları çerçevesinde, engelsiz elektronik okuyuculu giriş turnikeleri de tamamlandı ve hizmete açıldı. Bunun yanı sıra, engelli seyircilerin rahatça izleyebilecekleri 400 kişilik engelsiz tribünü de hizmete sunuldu. Yetkililerden aldığımız bilgiye göre, ülkemizin Futbol Federasyonu’nun atadığı delegeler, bu konuda gerekli hassasiyeti göstermiyorlar ve engelli izleyicilerle ilgili tek bir soru bile sorulmuyor. O günler geride kaldı Oysa bir UEFA delegesi stadyumu incelemeye geldiğinde, sahayı, soyunma odalarını bile sormadan engelli seyirci geçişlerini soruyor ve ayrıntılı bilgi istiyor. Bu yalnız futbol ile ilgili değil. Ülkemizde yapılan tesislerin birçoğunda engelli sporcu ve seyirciler maalesef düşünülmüyor.

1999 yılında ülkemizde ilk defa İstanbul Bahçelievler Çocuk Esirgeme Kurumu Tesisleri’nde açılan, İstanbul Engelliler Spor Salonu’nu, o zamanlar ziyarete gittiğimizde, engelli sporcuların soyunma odalarında mevcut tuvaletlerin her ikisinin de alaturka olduğunu görmüştük. Yani, o zamanlar “Hem biz engelli spor salonu açtık, hem de belden aşağı felçli olan, yürüyemeyen tekerlekli sandalyeli sporcularımızın ihtiyaçlarını nasıl gidereceklerini dahi düşünmedik” demeye getirildiğini fark etmiştik. Neyse, o seneler geride kaldı. Bu arada, Atatürk Olimpiyat Stadı tesis yetkilisi Tolga Yazıcı’ya da bu konudaki duyarlılığından ötürü teşekkürlerimizi sunuyoruz.

ÇENGELLİ PANO

‘Bu kadar mı değersiz?’

Geçtiğimiz günlerde gazetelere konu olan haberi okuyup da isyan etmeyen kalmadı. Sol bacağını Hakkari’de kaybeden gazimiz Bülent Kocaoğlu protez taktırmak için kredi çekmişti. Devlet 7 ayda geri ödeme yapmadığı için evine haciz gelmişti. Olay sosyal medyada patlak verince, SGK’nın açıklaması şaşırttı: “Her protez için belirlenen üst sınırı aşanlara Ankara’da inceleme yapılıyor. Ankara’da müfettişler üst sınırı aşan faturaları ‘Suistimal var mı?’ diye inceleyip onay veriyor, ödeme yapılıyor. Bu konuda da inceleme devam ediyor. O tamamlandığı zaman ödemeyi yapacağız. Sorun bu tür dosyaların yığılmasından.” Kısacası: Bacağını vatan uğruna kaybetmiş bu evladımıza güvenmiyoruz. Her türlü bilgisi mevcut olan, tedavi sürecini GATA’da tamamlamış bu kişinin proteze ihtiyacı var mı diye karar veremiyoruz diyorlar. Umuyorum ki devlet her kuruşunu gazinin bacağına yaptığı gibi ince eleyip sık dokuyarak harcıyordur. Hüseyin AKSU İstanbul Valiliği’ne En üst mülki amir olarak başvuru yapabileceğimiz bir tek siz yani valilik kaldı. Alışveriş merkezlerinde engelli araçları için ayrılmış otopark bölümleri var. Maalesef ki engellilerin dışında, normal kişiler araçlarını park edip haklarımızı ihlal ediyorlar. AVM merkezlerindeki yetkililere sözlü ve yazılı söylenmesine rağmen hiçbir çözüme ulaşılamıyor. Engelliler mağdur ve zorluk çekiyorlar. Acaba en üst mülki amir olarak bu soruna nasıl bir çözüm bulacaksınız?

Uğur Becerikli / İstanbul

‘Kitap yollayın’ 29 yaşındayım. 1 yıldır ceza evindeyim ve 2 yıl daha cezam var. Kitap okumayı çok seviyorum. Ama burada imkanlarımız kısıtlı. Siz değerli okurlardan okumuş olduğunuz kitaplarınızı bekliyorum. Şimdiden teşekkür ederim.

İlker Demirezen 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi A-25 Koğuşu Bandırma/Balıkesir

Maddi-manevi destek istiyorum Mersinliyim. 40 yaşındayım. Cinayet suçundan 7 yıldır ceza evindeyim. Böbrek hastasıyım. Duyarlı ve hayırsever güzel ülkemin insanlarından maddi ve manevi destek bekliyorum.

Secim Ecevit Oral Yıldırım E Tipi Kapalı Cezaevi D-2/ Muğla 27.10.2014