SPASTİK ENGELLİLER UNUTULMAMALI

Ali Çetin’in, bizler arasındaki ismi Aliço. Aliço Konya’da yaşayan spastik engelli bir kardeşimiz. Spastik engelliler konusunda gönderdiği yazıyı aşağıda bilgilerinize sunuyoruz…

“Şimdi yazacaklarımı çoğunuzun önemsemeyeceğini çok iyi biliyorum. Ama birinin bunları yazması gerekiyor ve ben elimi taşın altına koyuyorum. Dostlarım, tüm engel grupları bir şekilde sesini duyuruyor. Ağır aksak da olsa medyada bazı programlar aracılığıyla, sosyal sorumluluk projeleriyle mücadele ediyorlar. Bu mücadelelerde engel grupları genelde şu şekilde sıralanıyor:Görme, işitme, ortopedik ve zihinsel engelliler. Buraya kadar her şey çok normal görünebilir. Ama bir engel grubu tüm bunların dışında kalıyor!

‘Spastikler unutuluyor’

Hareket engeli, yani bilinen adıyla spastik. Daha açık anlatmak gerekirseçeşitli nedenlerden dolayı beyindeki hareket dalgalarının bozularak vücudun çeşitli bölgelerinin veya tüm vücudun istek dışı harekete geçmesi.Ya da beynin isteğinin aksi yöndehareket etmesi. Bunun dışında zekalarının, düşünce yapılarının veya vücuttaki herhangi bir uzvun hiçbir şekilde normal bir kişiden farkının olmaması durumu.

‘Ya sarhoş ya da deli’

Evet sevgili okurlar, anlayacağınız gibi spastik engelliler hiçbir gruba tam girmez.Bazı özellikleri nedeniyle kendi seslerini duyurmaları imkansız denebilecek kadar zordur. Bunu örnekle anlatmak gerekirse;bir kişinin karşısına geçtiğinde diğer engel grupları konuşarak, işitme engelliler işaret diliyle ne istediğini anlatabilir. Bir spastik engelli hareketleriyle bağlantılı olarak konuşma yeteneğinde de sorun yaşadığı için ne istediğini anlatmakta güçlük çeker.Tüm uzuvlarında hareket güçlüğü yaşar. İşaret dilini kullanamadığı gibi vücudunun isteği dışında sürekli hareket halinde olmasından dolayı,karşısındakinden çoğunlukla sarhoş veya deli damgası yer.Karşısındaki kişi onu dinlemez,çeker gider. Ya da gereksiz acır veyersiz sakinleştirme girişimlerindebulunur. Bu nedenle aklı sonderece yerinde olan spastik engellibirey, zihinsel engelli statüsünde görülerek toplumdan dışlanır.Örneğin; zihinsel engelli olarak görüldüğü için çoğu spastik engelli okullara ya hiç alınmamış ya da eğitimi yarıda kesilerek okulu bırakmak zorundakalmıştır. Eğitimini tamamlayabilen ender sayıda spastik engelli ise, yukarıda söz ettiğim önyargılar dolayısıyla iş bulmakta diğer engel gruplarına oranla güçlük çeker. Bir çoğu eğitim gördüğü alanda iş bulamaz.

‘Evine kapanıyor’

Diğer engel gruplarının ve tüm toplumun bir istihdam sorunu olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak bulundukları her ortamda, öncelikle deli veya sarhoş olmadıklarını kanıtlamak zorunda olan spastik engelliler kadar olmadığı bir gerçektir. Aynı sorun spastik bireylerin yaşamlarının her alanında karşılarına çıkmaktadır. Daha farklı bir örnek verirsek; spastikler bazı alışveriş merkezlerine alınmamakta. Yine kamu işlemlerinde veya bankalarda spastik engellilerden kendilerini yönetecek zekaya sahip olmadıkları gerekçesiyle vasi istenmektedir. Oysa spastik engelliler sanılanın tam aksine aklı son derece yerinde olan ve toplumda hep normalbirey gibi yaşamak, tüm haklarından yararlanmak ve saygı görmek ister.Toplumdan bu şekilde hoyratça dışlanan spastik engelli genç bir birey başta ne kadar bu engellerle savaşsa da bir süresonra içine kapanır. ‘Ne yapsam bana aldırmayacaklar’ düşüncesi hakim olduğundan, toplumdan kendini soyutlar ve kendini en rahat hissettiği yere yani evine kapanır. Spastik engellilerin çoğu eve kapandığı ve toplumda aktif rol alamadıkları için toplum bu engel grubunu asla tanıyamaz. Bu bir kısır döngüdür. Ne yazık ki bu kısır döngü nedeniyle çokşey yapabilecek, hatta belki de ülkemizin kaderinin değişmesinde çok aktif rol oynayabilecek birçok pırıl pırıl beyin evinde kapalı kalmış,toplumdan soyutlanmış şekilde yaşamını sürdürmektedir.

‘Halkımız bilinçlendirilmeli’

Bu beyinleri tekrar gün ışığına çıkaracak tek yol, halkı hareket engeli konusunda bilinçlendirmektir. Bunun yolu basittir aslında. Gerek toplumsal örgütler, gerekse basın yayın kuruluşları hiç hatırlanmayan bu engeli diğer engeller kadar hatırlayıp yer vermeleri.Bir de halkı bu konuda bilinçlendirmeleri ve spastik engellilerin medyada yer almaları küçük sayılamayacak bir adımdır.Bu süreç sivil toplum örgülerinden başlayarak toplumun her alanına yaygınlaştırılmalıdır. Sevgili okurlar,yazımın başında da söylediğim gibi şu anbu yazının sizi fazla ilgilendirmediğinin bilincindeyim. Ancak birinin bir yerden bir şeyleri başlatması gerekiyordu.

Bunu bir spastik engelli olarak ben yapmak istedim. Sözlerimi bitirirken hepinize engelsiz bir yaşam diliyor ve saygılar sunuyorum.”

Ali Çetin

alico_1975@yahoo.com.tr

Tel: 0541 548 09 00

Duyuru

Bu köşe ile ilgili yorumlarınızı www.tesyev.org sitesinden ‘Yazarlarımız’ bölümüne tıklayarak yapabilirsiniz.

sonu