| Posta

TEPKİLER

Yavuz Kocaömer Posta

Bir süre evvel yazdığımız “Pis Kokular” başlıklı yazılar dolayısıyla tepkiler aldık.

Bazı engelli vatandaşlarımız aradı. “Yazdıklarınız doğru” dediler. “Biz de küçükken bu tip derneklerin duygu sömürülerine alet olduk. Sonradan öğrendik ki, beş sandalye parası toplanıyorsa ancak bir sandalye veriliyor. Bazıları “Haklısınız” dediler, “Bazı dernek başkanları bu tekerlekli sandalyeleri kendi şirketlerine fatura ettiriyorlar, oradan da dernege aktarirken üzerine kar koyuyorlar.”

Bazı iş adamları aradılar. “Haklısınız” dediler. “Biz de aynı yanılgıya düştük. Araştırmadan gazete ilanlarına, televizyon haberlerine inanıp vatandaşlık görevimizi yerine getirirken, bazı kişilere menfaat sağladığımızı sonradan fark ettik.”

Bazı televizyonların haber kanalları aramadı. “Yazınızı okuduk, biz hala aynı yanlış içindeyiz, araştırmadan her engelli derneğini haberlerimize konu edip belki de kamuoyunun yanılmasına sebep oluyoruz” demediler. Belki de yazımızı okumadılar. Umarız bu yazıyı okurlar.

En çarpıcı eleştiri Omurilik Felçlileri Derneği’nden Sevgili Ramazan Baş’tan geldi. Telefonda, “Başkan size bir sitemimiz var. Bu yazdığınız yazıdan sonra üyelerimiz bizi arayarak, biz de mi böyleyiz? Niçin reaksiyon göstermiyoruz dediler. Sizi davet ediyoruz, gelip bizi inceleyin, bu yazı bizi yaralamıştır.”

Bir kere şunu hemen belirtelim, biz o yazımızda kimseyi isim vererek suçlamadık. Genelde, Türkiye’de yapılan bir yanlıştan, engelli insanların duygularının nasıl sömürüldüğünden, bu işin ticaretine soyunanlardan bahsettik.

Amacımız, yapılacak yardımların yerine ulaşması, bu derneklere bel bağlayan, gönül veren engelli insanların, bu tip yardımlardan hakkı ile yararlanabilmeleri idi.

Omurilik Felçlileri Derneği’nin kurucusu ve ilk başkanı Doç.Dr.şafak Karamehmetoğlu, yakınen tanıdığımız, dürüstlüğüne ve bu konulardaki duyarlılığına sonuna kadar inandığımız bir arkadaşımızdır. Yaptığmız görüşmelerde, konulara bakış açısını bildiğimiz için, Sevgili Ramazan Baş için de aynı seyleri söyleriz. Dolayısıyla Omurilik Felçlileri Derneği’ne söylenecek sözümüz yoktur. Keşke, Türkiye’deki tüm dernekler ve yöneticileri onlar gibi olsa…

Telefon konuşmamızda Ramazan Baş’a biz de bir sitemde bulunduk. Ve dedik ki; “Siyaset Meydanı’nda engelliler konusunda konuşurken beklerdik ki, TESYEV’in verdiği 10 adet sandalye ile basketbol sporuna basladığınızı belirtin ve sporun engelli insanlar için ne kadar önemli olduğunu ortaya koyun. O da bize, zaman olmadığını, programın sunucusunun izin vermediğini söyledi.

Birlik ve beraberlik

TESYEV, Türkiye’de ülke çapında çalşan tüm engelli insanlarımıza hizmet vermeye uğraşan bir sivil toplum örgütüdür. Yalnız engelli spor kulüplerini değil, çesitli engelliler derneklerini de desteklemelidir. Ancak, aynı desteği bu dernekler de göstermelidir. Böylece ortaya çıkan gücün engelliler konusunda her olumlu değişikliğe imza atması da mümkündür.

Bir bakıyorsunuz bir ilimizde görme engeller okulu açılmış. 20 öğrenci kapasiteli okula devam eden öğrenci sayısı dokuz. Bir başka ilimizde, güneydoğudan gelen askerlerimiz için yüz milyarlarca lira harcanarak rehabilitasyon tesisleri yapılıyor. Bos kalınca bir başka devlet kurumuna devrediliyor. Böylece, ülkemizin zaten kısıtlı olan kaynakları boşu boşuna israf ediliyor.

Burada görev Sayın Cumhurbaşkanımıza düşmektedir. Engelli kuruluşların temsilcileriyle oluşturulacak bir kurulun, bundan böyle ülkemizde yapilacak engelliler okulları, rehabilitasyon merkezleri, spor tesisleri gibi konularda en üst makam olarak son izni vermesi gerekmektedir. Böylece, çesitli nedenlerle aynı bölgeye benzeri tesis ve kurumların inşa edilmesi önlenecek ve kaynak israfi büyük ölçüde önlenecektir.

Batılı ülkelere baktığımızda, bunun benzeri koordinasyon kurullarını görmekteyiz. Saptanacak kriterlere göre yapılacak yatırımlar hem daha fazla amacına ulaşacak, hem de kaynaklarımızın olumlu yönlendirilmesi sağlanacaktır.