| Milliyet

VEFAKAR FENERBAHÇELİLER

“Kimse beni Fenerbahçe aleyhine konuşturamaz. Babam öldüğü zaman cenazede bir tek Galatasaraylı basketçi vardı. Ancak, Fenerli dostlarımın hepsi yanımdaydı.”

Bu sözler geçen hafta Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın tarafından söylendi.

Bu satırların yazarı iyi bir Galatasaraylıdır. Galatasaray Kongre Üyesidir. Ancak, zamanının büyük bölümünü engelliler ve onların sporuna ayırdığı için Galatasaray camiasının içinde fazla gözükmez.

Yukarıdaki sözlere aynen katılırız. Şöyle bir düşündüğümüzde, altı seneden beri ilgilendiğimiz engelliler sporunda en büyük yakınlığı, her türlü yardımı hep Fenerbahçeli dostlardan gördük. Emin Cankurtaran, Gürbüz Refioğlu, Saadettin Saran, Mehmet Karasu, Necil Ülgen, Ahmet Gülçelik, Em.Org.İlhan Kılıç, Cem Şenel bunlardan ilk aklımıza gelenler.

Galatasaray camiasında ise Selahattin Beyazıt dışında kimse destek olmadı. Kaldı ki arkadaşımız olan Faruk Süren’in başkanlığı sırasında yazdığımız mektuplara cevap dahi alamadık. Kurye ile gönderdiğimiz mektubu “elime geçmedi” demesi üzerine bizzat ofisine teslim etmemize rağmen…

Amacımız iki büyük camiayı bu bakımdan kıyaslamak değil. Ama yıllar öncesi rahmetli Metin Oktay’ın belgeselinin yapılacağı sırada Adnan Polat’ın dışında kaç Galatasaraylı’nın destek olduğunu düşündükçe bir takım yargılara da ister istemez varıyorsunuz.

UEFA şampiyonu olmak, belki de yarın Şampiyonlar Ligi’ni kazanmak muhakkak çok büyük bir onur. Ama bunları yaparken, bu başarılara imza atarken, “Vefa’nın sadece İstanbul’da bir semt olmadığını” dostluğun da, insanlığın da şampiyonluklar kadar, hatta onlardan daha fazla önemli olduğunu unutmamak gerekir. Bu yaştan sonra Fenerbahçeli olacak halimiz yok. Ama onların dostluk anlayışına, insanlıklarına ve toplumsal olaylara desteklerine de gıpta ile bakmamak mümkün değil.

Beşiktaşlılar mı ? Onların engelliler sporu konusundaki duyarlılıkları ise haftaya.