GÜN
SAAT
DAKİKA
SANİYE

‘DARISI ÜLKEMİZİN BAŞINA’

Nicolas Felcon, tekerlekli sandalyeli bir gazeteci.Londra Paralimpik Oyunları’ndan sonra yazdıklarını aynen aktarıyoruz:“Ben Uruguay’da spor muhabiriyim.Doğum itibariyle cerebral palsiyim.Şu anda 25 yaşındayım ve üç yaşından beri spora tutkunum.O zamandan beri gazeteci olmak istediğimi de biliyordum.İlk ve orta dereceli okullarımı, ülkemin devlet okullarında engelsiz çocuk ve gençlerle birlikte, okuyup yazamadığım için, arkadaşlarımın yardımlarıyla bitirdim.Lise sonrası ise üniversite eğitimimi 2009 yılında Uruguay’da Sosyal İletişim Okulu, Sosyal İletişim Bölümü’nde tamamladım. Bugün Circulo de Periodistas Deportivos del Uruguay sayesinde Londra’da bulunarak hem iletişimci hem de engelli biri olarak, harika deneyim yaşıyorum ki; paralimpik oyunlar sadece sporcular için değil, aynı zamanda bizler için de, hayata ve dünyaya katılımımızı ve entegrasyonumuzu sağlamaktadır.

‘Altyapı mükemmel’

Burada bulunmam, AIPS’in (Dünya Spor Yazarları Derneği), Canelones hükümetinin ve Uruguay Turizm ve Spor Bakanı’nın katkıları ile olanaklı hale geldi.Buraya geldiğimden beri Londra benim için sürpriz olmuştur.Tüm altyapıları, bu büyüklükteki bir etkinliği düzenlemek için yeterli zaten.Tüm İngiltere halkı zaten erişilebilirlik ile yaşıyor.Her sokak bloğunun ortasında, görme engelliler tarafından ayırt edilebilinir doku değişikliği, tüm sokaklarda kolay hareket kabiliyetine uygunluk ve tekerlekli sandalye rampaları var.Mağazalar çoğunlukla kolay erişime uygun ve toplu taşıma araçlarında tekerlekli sandalye için tam güvenlik sağlayan üniteler var.Olimpiyat parkında her şey büyütülmüş.Açık alanlarda adım atılacak bir merdiven bile yok, alanlarda birden çok asansör var, rampalar ve büyük alanlar seyircilerin konforu için açıkça belirtilmiş. Darısı bizim ülkemizin başına!”

Tarih yazanlar

1999 yılında, bir çuvala koyarak, uluslararası normlara uygun ilk goallball (3’er kişilik takımlar halinde voleybol sahası büyüklüğünde bir salonda, topla oynanan görme engelliler sporu) toplarını Türkiye’ye getirdiğimde, gümrük memurları haklı olarak araştırma yapıp beni bir süre havaalanında bekletmişlerdi. Daha sonra, o zamanki adıyla Türkiye Engelliler Spor Federasyonu olarak 30 Nisan-1 Mayıs 1999 tarihlerinde İstanbul’da ‘Görme Engellilerde Spor’ isimli bir seminer organize ettik. Bu seminere, geçtiğimiz yıl 82 yaşında vefat eden Almanların ünlü hocası Prof.Dr. Horst Kosel davetliydi.Kosel, yıllarını görme engelliler sporuna vermiş, Uluslararası Görme Engelliler Spor Federasyonu’nun kurucu üyeliğini yapmış ve aynı zamanda yürütme kurulu üyesiydi. Prof.Dr. Horst Kosel, Türkiye’ye konferans ve seminer vermek üzere gelmişti.Türkiye, Kosel’in o tarihlerde geldiği 40’ncı yabancı ülkeydi.

Gökhan İnce

O seminerde Göreneller İlköğretim Okulu’ndan Gökhan İnce isimli bir genç de vardı. Türkiye’nin goallballdaki şansı ve bugün Paralimpik Oyunları’nda bronz madalya almasının en büyük mimarı. Gökhan İnce, aradan geçen 13 sene içinde neredeyse yaşamını görme engellilerin goallball’ü üzerine kurdu. 2010 senesinde Seul’de yapılan Uluslararası Paralimpik Gençlik Kampı’nda goallball de spor branşlarından birisiydi. Seminerin ertesi günü, Kore Paralimpik Komitesi yetkilileri Gökhan İnce’nin ülkelerine antrenör hocası olarak gelmesini istediler. Biz de 2012 Londra Paralimpik Oyunları’ndan sonra bu konuyu konuşabileceğimizi belirtmiştik. Sporda başarı kısa sürede gelmiyor. İşte goallball bunun en önemli örneklerinden biri. Bazı şanssızlıklar olmasaydı Goallball Milli Takımımız, Londra Paralimpik Oyunlarında altın madalyaya da ulaşabilirdi.Ama bizlerin desteği ve Gökhan İnce’nin yönetimiyle 2016 Rio Paralimpik Oyunları’nda altın madalyaya ulaşacağımızdan şüphe etmiyoruz. Kimse bu bronz madalyayı küçümsemesin. Goallball ilk kez 1976’da paralimpik spor oldu.

Biz 23 yıl sonra bu sporla tanıştık.Bu unutulmamalı.

Güzel  Söz
Alkışı en sessiz karşılayan, alkışı hak etmiş demektir.
Emerson