GÜN
SAAT
DAKİKA
SANİYE
| Posta

ARZU’NUN SAVAŞI

Bir genç kız düşünün Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nin 3’üncü sınıfında öğrenim görüyor. Bir gün başı ağrıyor. Ağrı birkaç gün devam ediyor ve sonra doktora gitmek için evden çıktığı andan itibaren geçen 2 ayı bugün dahi hatırlamıyor. Doktorların teşhisi : Beyin Kanaması . 2 ayı yoğun bakımda olmak üzere hastanede 21 ay geçiriyor. Ve bunun 8 ayı yatakta tedavi görüyor. Üç beyin operasyonu geçiriyor. Bir yıl boyunca konuşamıyor, iletişimini işaretlerle sağlıyor. Solunum cihazına bağlanıyor, bir yıl boyunca mideden gastrostomiyle besleniyor. Bir düşünün Bir an gözlerinizi kapatıp düşünün. 21 ay hastanede yatıyorsunuz. Midenizden besleniyorsunuz, konuşamıyorsunuz ve bunu hayatın içinde üniversite öğrencisi iken birden bire koparıp alınarak yapmak zorunda kalıyorsunuz. Ne yapardınız ? Arzu ne yaptı ? Şimdi gelin kendi kaleminden Avukat Arzu Beşiri’nin neler yaptığını okuyalım.’’ Doktorlar yaşamaz, yaşasa da yatakta kalır dedikleri , iki kere öbür dünyaya gidip gelen ben , yılmadan çalışarak yürüdüm . Normal olmasa da konuştum ve ağzımdan yemek yemeğe başladım. Büyük bir azimle , olumsuz bütün şartlara rağmen yarım kalan okulumu sınavdan sınava gidip soruların cevabını o az çıkan sesimle ve sorunlu nefesimle vererek bitirdim, avukat oldum. Şimdi yüksek lisans yapıyorum. Gerçi derslere gidebilseydim bile sağ kulağım duymuyordu, kalabalık başımı döndürüyordu ve o koskoca anfide hocanın anlattıklarını nasıl duyacaktım ? Büyük mücadele Evet çok büyük bir mücadele verdim ve veriyorum. Engelli olmanın vermiş olduğu bütün sıkıntıları yaşıyorum. Beni tanımadan önce insanlar pek kaale almıyorlar , çünkü ben engelliyim. Tanıdıktan sonra da çok şaşırıp takdir ediyorlar çünkü yine ben engelliyim . Hayret ! Nasıl olmuşum da okumuşum , beni tanımayan bazı aklı evvellere göre işte öylesine. Sanki uzaydan gelmiştim Daha sonra durumumu kabullendim. Bu kabullenişte zor olmadı fıtratım itibariyle ‘’ diyor Arzu ve ilave ediyor : Düşünsenize o dalyan gibi , becerikli kız gitmiş, yerine hareketsiz, konuşamayan ve asimetrik biri gelmişti. Güzelliğin ‘’ G ‘’ sinden eser kalmamıştı. Hiçbir zaman ne annem , ne babam , ne de etrafımdaki insanlar durumumdan dolayı benden utanmadılar ve her yere girip çıktım. Sadece bakışlardan rahatsız oldum. Sanki uzaydan gelmiştim.’’ Hep söylüyoruz Engelli insanlara uzaylı gibi bakmak, sanki uzaydan gelmişler gibi bakmak, bizlerin suçu değil. Bunun suçlusu , bugüne kadar diğer Batı ülkelerinde olduğu gibi , ilkokullardan itibaren engellilerle ilgili dersleri programa almayan , bu ülkedeki görev yapmış tüm Milli Eğitim Bakanları. Şimdi umudumuz, engelliler konusunda deneyim kazanmış Milli Eğitim Bakanı Sayın Nimet Çubukçu’ da. Umarız kendileri önümüzdeki ders yılından itibaren , Almanya’daki ‘’ Sen – Ben ve Diğerleri ‘’ adındaki ders gibi bir uygulamaya ülkemizde başlarlar da , yeni yetişecek nesiller engelli insanları gördüklerinde onlara yaklaşmaktan korkmazlar ve uzaydan gelmiş gibi bakmazlar. Nasıl tanıştık ? Arzu ile bana gönderdiği bir e-mail vasıtasıyla tanıştık. TESYEV’de aktif olarak görev almak istediğini , görüşmek istediğini belirtti. Ve sonra vakfımızda bir araya geldik, TESYEV’ le Galatasaray’ın organize ettiği ‘’ Sözün bittiği yer ‘’ galasında birlikte olduk. Karşımızda hayata bağlı, pırıl pırıl bir zekaya sahip , tüm engellere rağmen engellilere destek olmak için çabalayan 29 yaşında bir genç gördük. Kendisinin bu yazıdan ve şimdi yazacaklarımızdan haberi yok. Hukuk Kurulu 9 Mayıs’da yapılan TESYEV Bursiyerler toplantısında , engelli bursiyerlerimizin ortak arzusu , TESYEV’in bir hukuk kurulu kurarak kendilerine yanlış uygulanan yasalar ve haklarını arama konularında destek olması yönündeydi. Biz de bu öneriyi hemen kabul ettik ve TESYEV’ de bir ‘’Hukuk Kurulu ‘’ kuruldu. Evet sevgili Arzu , işte buradan sana da sesleniyoruz. Hukuk Kurulu’ ndaki yerin hazır, TESYEV’ le temasa geç ve birlikte çalışmaya başlayalım. Senin bu hayat hikayenin ve bu azminin engelli ve engelsiz tüm insanlarımıza da örnek olacağından şüphe etmiyorum. DUYURU Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı`nda görevli Prof. Dr. Işık Akgün ‘ ün Türkiye’deki engelli insanların sorunlarına ilişkin gözlemlerini www.tesyev.org sitesinde okuyabilirsiniz. GÜZEL SÖZ Yaşamın gayesi;hoşa gitmeyen şeylerden kaçmak değil,hoşa gitmeyen şeyleri yenmektir. / Forester