BU HAFTA KONUMUZ SPOR
Sevgili okurlarım, bu hafta sizlerle engelliler camiasından haberleri paylaşmak yerine , engelliler sporundaki gelişmeleri ve sıkıntılarını paylaşmak istiyoruz ve ‘’ Bu hafta konumuz spor ‘’ diyoruz.
Engelliler sporu gelişiyor mu?
Çok değil bundan 19 sene evvel kurulan, o zamanki adıyla Özürlüler Spor Federasyonu, başlangıçta kurucularının özellikleri dolayısıyla, zihinsel engelli sporları ağırlıklı olarak çalıştı. Daha sonra uzun süren çabalarımız ve zamanın Gençlik ve Spor Genel Müdürü Kemal Mutlu’yu ikna etmemiz sonucu, 4 ana engelli grubuyla ilgili spor federasyonları 2000 yılından itibaren faaliyete geçti. 1997 yılında sadece 18 tane tekerlekli sandalye basketbol spor kulübü mevcutken, bugün bu rakam 64’ün üzerine çıktı. Bunda en önemli etkenlerden bir tanesi de (TESYEV) Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı’nın o tarihten beri yaklaşık 800 adet tekerlekli spor sandalyesini temin ederek yeni kurulan kulüplere vermesi oldu. Ancak, sporda gelişmek sadece malzeme teminiyle mümkün olmuyor. Önemli noktalardan bir tanesi, genç engelli neslin spora yöneltilmesi ve yeni antrenörler yetiştirilmesi. Bunun için de Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’na destek gerekiyor. Bu destek yalnız devlet tarafından verilen bütçe ile değil, sponsorlar kanalıyla da takviye edilmek zorunda. Aksi halde bugünkü federasyonun da tüm iyi niyetli çabaları bir noktadan sonra, mevcut durumun bile korunmasına yetmeyecek gibi gözüküyor. Ülkemizde… Ülkemizdeki genel kanı henüz değişmiş değil. İnsanlarımızın çoğu hâlâ engelliler sporunun ciddiyetini anlamış durumda değiller. Bunun gelişmesi için de, Özürlüler Yasası’nın 33’üncü maddesine göre , Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün eğitim programları, seminerler düzenlemesi gerekiyor. Bunlar da büyük paralar isteyen etkinlikler değil. Ancak Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nde bu konuda gerekli bilgi birikimi olmadığı için zorluklar yaşanıyor. Bedensel Engelliler Spor Federasyonu yasanın bu maddesinin işlerlik kazanması konusunda Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile işbirliği yaparsa, daha da süratli gelişmelerin olabileceğine inanıyoruz.
Engelli Spor Malzemesi İhtiyacı
2005 yılında çıkarılan Özürlüler Yasası ‘ na göre , engelli spor kulüplerinin malzeme ihtiyaçları Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü tarafından karşılanmak mecburiyetinde. Ancak bütçedeki sorunlar dolayısıyla bugüne kadar bu yasa maddesi uygulanamadı.
2006 yılında ( TESYEV ) Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı , Vakıflar Bankası T.O.A. ,Türkiye Halk Bankası A.Ş. ve Spor Toto Teşkilatı’nın kurduğu fonla dağıtılan malzemeler, özellikle bedensel engelliler sporlarında bir rahatlama ve gelişmeye yol açtı. Ancak yeni kurulan kulüpler ve eskiyen sandalyeler bu ihtiyacı yeniden ortaya çıkardı.
26 Mayıs 2009 tarihinde Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Sayın Faruk Nafiz Özak ile yapılan görüşmede , benzeri bir fonun kurulması kararlaştırıldı. Sayın Bakan konu ile derhal ilgilenerek , bazı kamu kurumları ve özel sektör temsilcilerine başvurdu.
Durduruldu
Bu arada bazı engelliler spor federasyonları böyle bir fonun TESYEV ile yapılmasının doğru olmadığını , fonların doğrudan kendi federasyonlarına verilmesi gerektiğini söyleyince çalışmalar durduruldu. Aradan geçen 5 ayda hiçbir şey yapılmadı. TESYEV bunun üzerine kendi olanakları ile yaklaşık 100 adet tekerlekli basketbol spor sandalyesini temin ederek kulüplere dağıttı. Bunun da bedeli yaklaşık 500- 600 bin TL civarındadır. Bundan sonrası ne olacak o bilinmiyor. Ama yapılması gereken belli. Ya devlet her türlü zorluğa rağmen engelli sporunun geri gitmemesi için fon ayıracak veya Bedensel Engelliler Spor Federasyonu sponsorlar yoluyla bu sorunu çözecek. İşitme, zihinsel ve görme engellilerin malzeme sorunu çok önemli değil. Zira onların ihtiyaçları top, forma , ayakkabı gibi nispeten ucuz malzemeler. Tekerlekli sandalye sporlarında ise, kullanılan sandalyelerin maliyetleri çok yüksek. Kullanan sporcunun engel durumuna göre bir sandalyenin maliyeti 6 ile 7 bin Türk Lirası arasında değişiyor. Şu anda ülkemizde 60’ın üzerinde tekerlekli sandalye spor kulübünün mevcut olduğunu düşünürsek durumun ciddiyeti daha da açık bir biçimde ortaya çıkmaktadır.
DUYURU
Bu köşe ile ilgili yorumlarınızı www.tesyev.org sitesinden `Yazarlarımız` bölümüne tıklayarak yapabilirsiniz.
Güzel Söz
Yaşlanarak değil yaşayarak tecrübe kazanılır, zaman insanları değil armutları olgunlaştırır. / Peyami Safa