Burası Muş ur…
Burası Muş ur… Posta
Yavuz Kocaömer Posta
Bir süre önce Muş Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Bülent Solmaz arayarak “İstanbul’a geliyorum. Sizinle görüşmek isterim” dedi. Biz de “Buyrun, bekleriz” dedik. Yaptığımız görüşmede, Muş’ta daha önceki Vali Dr. Cengiz Akın’ın 2001 yılının 6’ncı ayında başlatılan zihinsel ve fiziksel engelliler rehberlik ve destekleme projesine ilişkin valiliğin yaptığı çalışmaları anlattı ve belgelerini verdi.
Nüfus kaydı bile yokMuş Valiliği son 7 aylık süre içinde engelliler konusunda bir araştırma yapmış. Engellilerin çoğu nüfusa bile kayıtlı değilmiş. Yaptıkları taramalarda 3 bin 427 engelliye rastlamışlar. Bunların büyük bölümü ortopedik engelli . Daha sonra amaca yönelik çalışmalar çerçevesinde 51 adet ameliyat gerçekleştirilmiş, 185 adet tekerlekli sandalye verilmiş, 102 adet işitme cihazı takılmış, 25 tane beyaz baston, 1 adet akülü araba, 1 adet hasta nakil lifti, 125 çift kol değneği, 152 adet ortez protez verilmiş. 495 milyar liralık toplam gider, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından karşılanmış.
Akraba evliliğiYapılan çalışmalarda engelli nüfusun yüzde 77’sinin kırsal kesimde yaşadığı ve yüzde 81’nin akraba evliliğinden kaynaklandığı saptanınca “Yeni engelliler olmasın” sloganıyla engelli ailelerin eğitim çalışmaları başlatılmış. Hacettepe Üniversitesi’nden gelen bir heyet tarafından, öğretmen ve usta yöneticilere kurslar düzenlenmiş.
Sosyal faaliyetlerBu süre içinde 40 kişilik engelliler korusu kurulmuş. Bu güne kadar 2 defa konser vermişler. Ayrıca bedensel ve işitme engelliler futbol takımının yanı sıra bir de bedensel engelliler basketbol takımı kurulmuş. Valiliğin desteği ile yerli üretim yapan Ankara Bedensel Engelliler Derneği’nden 5 adet tekerlekli basketbol sandalyesi alınmış. Ancak tarafımızdan da yapılan ikazlara rağmen “biz spor sandalyesi üretiriz” diye ortaya çıkan bu grubun sattığı sandalyelerin bir kısmı, aradan çok kısa bir süre geçtiği halde kullanılmaz hale gelmiş. Şimdi valilik haklı olarak bu şirketten parasını geri istiyor. Türkiye’de tekerlekli sandalye sporunda TESYEV gerekli deneyim ve bilgiye sahip. Avrupa ve Amerika’nın titanyumdan özel ürettiği bu sandalyeleri Türkiye’de üretmek hem olanaksız hem de pazar şartları göz önüne alındığında gereksiz. Ama “Her şeyi ben bilirim” diyen bazı yöneticiler, engelliler iş güç sahibi olsun derken, devletin parasına yazık ettiler. Şimdi Bedensel Engelliler Derneği, Muş Valiliği’nin zararını tazmin etmek zorunda. Muş’taki faaliyetler bununla da sınırlı değil. İlk defa 10-16 Mayıs 2003 tarihleri arasında Ankara’da kutlanan Sakatlar Haftası etkinliklerine 25 kişilik bir gurupla katılım sağlanmış ve aynı hafta içinde Ankara’da projeye ilişkin film ve slayt gösterisiyle fotoğraf sergisi açılmış. Bunun yanı sıra Halk Eğitim Merkezi’nde tüm masraflar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nca karşılanmak üzere açılan bilgisayar kursundan bugüne kadar 25 kursiyer mezun olmuş. Ayrıca valilikte kurulan bir danışma bürosunca özürlü kimlik kartı, kendi işini kurma ve diğer yasal hakların kullanımı konusunda danışmanlık hizmeti veriliyor.
Engelli olmak ayıp Yine aynı araştırma çerçevesinde Muş’ta, ülkemizin neredeyse tamamında olduğu gibi zihinsel ve bedensel engelli çocuk sahibi olmak bir ayıp olarak görüldüğü için, tedavisi mümkün olan engelliler dahi bu tedaviden mahrum bırakılmış. Doğumlar, sağlık ocağı ve hastaneler dışındaki ebelerce yaptırıldığından, bunun sonucu olarak çeşitli zihinsel ve bedensel engelli çocuk sayısında artış olduğu gözlenmiş. Vali Dr. Cengiz Akın’ın merkeze alınmasından sonra Vali Yardımcısı İbrahim Küçük’ün koordinasyonunda çalışmalar devam ediyor. Ülkemizdeki birçok ile ve valimize örnek olacak bu proje ve yapılanlar için başta eski Vali Dr. Cengiz Akın’ı ve Muş Valiliği’nde çalışanları kutlarız. Umarız, güzel bir örnek olarak, özellikle diğer doğu illerimize de Muş’ta yapılan çalışmalar yayılır. Yaptığımız telefon görüşmesinde Vali Muavini İbrahim Küçük’ün bu konularda çok hassas olduğunu gördük. TESYEV (Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı) ile de yapılan görüşmelerde Muş’taki engelliler etkinliklerine tam destek verileceği sözünü aldık. Önümüzdeki bahar aylarında TESYEV’den bir heyet Muş’a giderek, maddi manevi her türlü desteği verecek. Tabi eğer Ankara’da oturup da “Engellileri temsil ediyoruz” diyenler işleri karıştırmazsa.
Burası Muş’tur“Burası Muş’tur yolu yokuştur, giden gelmiyor acep ne iştir ?” türküsünü hepimiz biliriz. Ama yukarıda okuduğumuz gibi, eğer sistemli, planlı, dürüst çalışmalar yapılırsa, türkülere konu olan Muş’un yokuşları düz hale gelebiliyor. Darısı doğudaki diğer illerimizin başına.