ENGELLİ CAMİASINDAN HABERLER
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi, 30 Nisan’da üniversitelerde engellilere yönelik ayrımcılığın araştırılması ve ayrımcılığa karşı kurum kültürü oluşturması projesi kapsamında, görme engelli ikizler Dr. Selim ve Kerim Altınok ile İzmir’e gittik. Görüşmede, şu anda Gaziantep’te spor hayatını devam ettiren, 23 yaş altı tekerlekli sandalye basketbol milli takımımız eski oyuncusu ve Avrupa ikincisi Haktan Özünver de vardı.
Üniversitenin mükemmel ev sahipliğinde salona girince biraz hayal kırıklığı yaşamadık desek yalan olur. Salonun yarısı boş ve diğer yarısında ise daha çok civardaki dernek yönetim kurulu üyeleri ve az sayıda gencimiz vardı. Üniversitenin Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Yaparel baştan sona bizlerle birlikte olarak, bizi cesaretlendirdi. Buca Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Alev Girli elinden geleni yaptı. Gönül isterdi ki, Türkiye’deki engellilik ve engelliliğin algılanması ile ilgili, benim ve bizzat engelli kardeşlerim tarafından anlatılanların, çekilen zorlukların, yapılan düzeltmelerin daha çok sayıda öğretim üyemiz ve gencimiz tarafından paylaşılma imkanı olsun.
Türk Hava Yolları TK 2333
Dokuz Eylül Üniversitesi’ndeki toplantıdan sonra, aynı gün 19.00’da İzmir İstanbul seferini yapan TK 2333 sayılı sefer ile, Kerim ve Selim kardeşlerle birlikte İstanbul’a döndük. 2 sıra arkamda oturan Selim-Kerim Altınok ikizlere, Kadir Saylı isimli kabin memurunun gösterdiği yakınlık bizleri hem çok şaşırttı hem de çok sevindirdi. Kadir kardeşimizin gerek ikizlerin tuvalet ihtiyaçlarını gidermek için ön tarafa gelişlerinde, gerekse uçağın güvenlik bilgileri anlatılırken oksijen maskelerini ellerine vererek nasıl kullanılacağını ve nasıl bir şey olduğunu gösterme konusundaki çabaları her türlü takdirin üzerindedir. Gönül ister ki tüm Türk Hava Yolları personeli aynı duyarlılığı göstersin.
22 bin lokma
Tam 11 yıl önce, Kırklareli’de kurulan, Trakya’nın tek bedensel engelli spor kulübü Kırklareli Bedensel Engelliler, yıllarca 2. Lig’de oynadıktan sonra 2008 yılında 1. Lig’e yükseldi. Ve geçen yıl, maddi olanaksızlıklar nedeniyle 1. Lig’den çekilmek zorunda kaldılar. Yeni sezonda 2. Lig’de mücadele ediyorlar. Ve geçen haftalarda kulübün Başkanı Erol Gökçe şöyle dedi: “Kulübün tek geliri lokma satışları. Deplasman masraflarını lokma satarak karşılamaya çalışıyoruz. Un, yağ, şeker ve tüp giderleri olmadan 22 bin lokma satarsak, Antalya ve Adana deplasmanına gideriz. Sporcuları maçlara ve diğer müsabakalara bu şekilde gönderiyoruz.’’
Herkesi göreve çağırıyoruz
Bu sözler aslında hepimizin, ama öncelikle de bu takımımızın bulunduğu Kırklareli’nin bir ayıbıdır. Kırklareli’ndeki İl Gençlik ve Spor Müdürü bu konularda acaba ne der? 2005 senesinde çıkan Engelliler Yasası’ndan haberi yok mudur? Hadi onun haberi yok, Spor Genel Müdürlüğü de mi bu konuları bilmez? Haaa, haklarını yemeyelim. Geçen sene Spor Genel Müdürlüğü olarak kulüplere 3’er bin lira dağıttı ya, görevlerini yaptıklarını zannediyorlar. Ayrıca Kırklarelili iş adamları ve Kırklareli Valisi’ni de bu konuda göreve çağırıyoruz. Bir tekerlekli sandalye basketbol takımı kolay kurulmuyor. Bu konularla ilgilenmeye başladığımızda, ülkemizde 12 tekerlekli sandalye spor kulübü varken, bu sayı bugün 92’ye çıkmıştır. Kimse de merak edip “Bu kulüpler nasıl kuruldu, nasıl yaşıyorlar” demiyor. Belki bu yazımızdan sonra, sorumluluk duyguları olan yöneticilerimiz harekete geçerler.
Güzel SözAyıpsız dost arayan dostsuz kalır. / Mevlana