HER ŞEY BARIŞ VE BİLİM İÇİN…
· ‘‘Barış için Bilim’’ Uluslararası Konferansı
“Geçen sene boyunca savaşa yönelik tolerans ve kabullenme sınırlarımızın hepimizi nereye kadar ittiğini sık sık merak ettim.Sanırım hayal gücümüzün ötesinde.Bu nedenle barış hakkında konuşmanın, barış lehine çok çalışmanın, daha gerekli hatta birinci derecede önemli olduğuna inanıyorum.Savaş rüzgarları dünyanın her yerinde kıyılarımızdan geçerek, insanları zorluğa ve gergin durumlara sokarak daha yakınımıza geliyor.Dünya üzülerek alıştığımız savaşın önündeki “olağan” durumlara ilave olarak yeni aciliyetlerle yüz yüze geliyor.İnsanlar arasındaki savaşlar, özgürlük için, bağımsızlık için, ayrımcılık için, hayatta kalmak için, gıda kaynakları için, su için savaşlar…Yaşam için savaşlar.Gördüğüm bir çelişki gerçekten bugün her zamankinden daha fazla kabul edilemez. Bilim insanı olarak ‘Barış için Bilim’ aracılığıyla barışa hizmet etmekteki görevimiz durmadı! ‘Barış için Bilim’ bu olağandışı amacına doğru kendi zor yoluna devam ediyor fakat bizim çalışmalarımız yeterli değil, özellikle şimdi. Benim kelimelerimi okuyan ‘Barış için Bilim’e ilgi gösteren herkesten sesinizin duyulmasını sağlamanızı, harekete katılmanızı ve yenilenmiş enerji ile bizi desteklenmenizi istiyorum. Teşekkür ederim.” Prof. Dr. Umberto Veronesi Yandaki satırlar Nobel adayı, eski İtalya Sağlık Bakanı, Expo 2015 Milano Manifesto Yazarı, Avrupa Onkoloji Enstitüsü Kurucusu, İtalya Umberto Veronesi Vakfı Başkanı ve en önemlisi Uluslararası Barış için Bilim Konferansı Proje yaratıcısı Prof. Dr. UMBERTO VERONESİ’ye ait.
Profesör Veronesi’nin satırlarında bahsettiği ‘Barış için Bilim’e konu olan uluslararası konferans 3-4 Ekim 2012 tarihlerinde ilk defa uluslararası platforma İstanbul’daki Haliç Kongre Merkezi’nde taşınıyor.
·Kansersiz Yaşam Derneği
Türkiye’ye bu organizasyon Kansersiz Yaşam Derneği Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda İtalya Umberto Veronesi Vakfı (FUV) Türkiye Temsilcisi Dida Kaymaz’ın başkanlığında geliyor. Bu konferans çerçevesinde; Türkiye ve dünyada barışa yaklaşımda ve çözüm arayışlarında ortak bakış ve dil birliği oluşturmak, ortak girişimlerde bulunmak, bilimin barış yararına yükümlülüklerinin altını çizmek, mevcut girişimleri desteklemek ve diyalogu güçlendirmek amacıyla hareket edilecek. Ayrıca ulusal ve uluslararası bilim adamlarının, akademisyenlerin, ilgili kamu kurumlarının katılımlarıyla ‘Barış’ ve ‘Bilim’e dair tüm toplumsal, ekonomik, siyasi, sağlık ve medya sorunlarının tartışılacağı, çözüm önerilerinin ve deneyimlerin paylaşılacağı etkinlikler gerçekleştirilecektir.
·Ayrımcılık hâlâ devam ediyor
Bu konferansta ben de Türkiye Milli Paralimpik Komitesi Başkanı olarak ‘Ayrımcılık, Çeşitlilik ve Diyalog’ adlı panele konuşmacı olarak katılıyorum.Aynı panelde İtalya Parlamento Başkan Yardımcısı Emma Bonino, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Sayın Fatma Şahin ile birlikte olacağız.
·Sanki bulaşıcı hastalık var
İnsanlar arasındaki dil, din, ırk, inanç dolayısıyla ayrımcılığın yanında, insanlık tarihi kadar eski, engelli insanların da ayrımcılığa tabi tutulduğu gerçektir.Tarihe baktığımızda, birçok toplumda engellilerin ikinci sınıf insan muamelesi gördüğü, hatta onların üremelerini engellemek için yapılan operasyonlar ve maalesef katledilmelerine kadar giden uygulamaları görmek mümkündür.Günümüz dünyasında bu tip çarpıcı ayrımcılık artık mevcut olmamakla birlikte, toplumlarda gizli bir ayrımcılık hâlâ mevcuttur.Burada en büyük etken eğitimsizliktir.Ve insanların içinde yaşadıkları korkulardır.Engelsiz çocuğa sahip anne baba, çocuğunun okulda genellikle engelli bir çocukla beraber okumasını istemez.Sanki onda bulaşıcı bir hastalık varmış gibi, sanki kendi çocuğuna zarar gelecekmiş gibi.
·Engelli ağabeyle 22 yıl yaşadım…
Ben 22 sene yürüyemeyen, oturamayan ama çok zeki, evin hakimi olan bir ağabey ile beraber yaşadım.Ondan hayatın gerçekleri karşısında pes etmemeyi öğrendim.Bir insanın fiziksel ve psikolojik olarak neye dayanabileceğini öğrendim.Ve toplum içinde hangi konumda olursa olsun, engellilerin ayrımcılığa tabi tutulmaması gerektiğini gördüm.Bugün, dünya artık bu ayrımcılığı anlamaya başladı.Bütünleşme yerine dahil etme, yani genel anlamda farklılıkları kabul etmek, insanların ihtiyaçları ve özelliklerini ön plana çıkararak, yüksek zekalı engelli, başka dil konuşan v.s. gibi bölümlere ayırmamaktır.Bu konudaki pozitif ve negatif ayrımcılıkları sizlerle konferans sırasında paylaşacağız.Konferansa katılım ücreti bulunmuyor.Katılmak isteyenlerin www.kansersizyasamdernegi.org ya da www.scienceforpeaceistanbul.org sayfalarından online kayıt yaptırmaları gerekiyor.
Güzel Söz
Bir ülkenin geleceği o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlıdır.
Albert Einstein