GÜN
SAAT
DAKİKA
SANİYE
| Milliyet

2016 OLİMPİYATLARI

İstanbulumuz 2012 olimpiyatlarının ön elemelerini geçemeyince hepimiz bir karamsarlığa kapıldık.

Bizzat Olimpiyat Komitesi içinden yetkililer, “Nasıl olsa 2012 Olimpiyatları büyük bir ihtimalle Avrupa şehrine verilecek. 2016 Olimpiyatları`nı da bize vermezler” şeklinde konuşmaya başladılar.Bu sözlerde gerçek payı olabilir. Ama bir taraftan daha 2012 Olimpiyatları`nın kime verileceği önümüzdeki sene Temmuz ayında belli olacak. Öte yandan, özellikle 11 Eylülden sonra Amerikalıların bu konuda çok ısrarcı olacağını ve büyük kulis yapacağını da unutmamak gerekir. Öyle olmasa bile, bir Avrupa şehrine yani Moskova, Londra, Paris, Madrid gibi şehirlerden bir tanesine verilse bile, bizim 2016 ya İstanbul olarak mutlaka aday olmamız gerekmektedir.

Nedenlerine gelince: Bir kere 2016 ya aday olmakla yarım kalan tesislerin tamamlanmasına hız verilir. Artık hele son Atina deneyiminden sonra da anlaşıldı ki, Uluslararası Olimpiyat Komitesi tesisleri hazır olmayan hiçbir kentin adaylığını desteklemeyecek.

Diğer taraftan 2016 ya aday olduğumuz takdirde, olimpizm ruhu Türkiye`de az da olsa yaşamaya ve gündemde kalmaya devam edecek. Bunun en önemli faydası da gençliğe verilecek mesajlarda kendini bulacak. 2016 olmazsa 2020 olur. Ama adaylığımız mutlaka açıklanmalı.

Bir sohbetimiz sırasında Rahmetli Sinan (Erdem) Ağabeye, “Yıllardır bu kadar çabalıyorsun. Bıkıp usanmadın mı ?” dediğim de, “Geriye dönüp baktığımda çok işler yapıldığını görüyorum. Bu da bana yeniden güç veriyor” demişti. Nur içinde yatsın. Bugün düşündüğümde o sözlerinde hiç de haksız değil.

Gerek yerel yönetim, gerekse Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Milli Olimpiyat Komitesi ile koordineli bir şekilde Türkiye`de olimpik sporlara olan ilgiyi arttırmanın yollarını aramak zorundadır.5 bin metrede Dünya rekoru kıran Elvan Abeylegesse`nin, Avrupa Milletler Kupası`ndaki yarışmasına yaklaşık bin seyircinin gelmesi, spor anlayışı bakımından ne kadar geride olduğumuzu ve daha yapılacak çok işin olduğunu gözler önüne sermektedir.