AHMET SAĞLAM DİYE BİRİ

Ahmet Sağlam, Başkentimizin Gençlik ve Spor İl Müdürü. Bundan bir süre önce ağır bir trafik kazası geçiriyor, kalça kemiği birkaç yerinden kırılıyor, peş peşe yapılan operasyonlar sonunda 3-4 ay gibi bir süre yatmak zorunda kalıyor. Şimdilerde bir baston desteği ile yeniden görevinin başına dönüyor. Aslında insanlarımızın engelli olmadan, engelli insanlarımızı anlamak ve onlara destek olmak gibi bir davranış bilincinde olması gerekmesine rağmen, belli ki Ahmet Sağlam başına gelen bu kazadan dahi ders almıyor. Ömür boyu engelli kalma tehlikesine rağmen, 11 Eylül`de Ankara`da yapılan Engelli Sporlar 2. Malzeme Dağıtım Töreni`nin hazırlıklarını deyim yerinde ise “Burnumuzdan getiriyor.”

Zahmet etmiyorBir gün önce salonun hazırlanması gerekiyor. Ondan bir gün önce Avrupa Şampiyonası yapılmış. Mevcut personel salonu temizliyor. Ancak bu arada 2 TIR dolusu gelen malzemeye yardım için hiçbir destek verilmiyor. Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı`nın 5 bayan elemanı tırnakları kırılana kadar kolileri açıp, malzemeleri yerleştirmeye çalışırken olaya müdahale ediyoruz. Gelen cevap “Her türlü destek veriliyor.” Ahmet Sağlam iki adım ötedeki ofisinden kalkıp tüm gün gelip salona bir bakmak zahmetini göstermiyor. Çünkü onun sporla fazla ilgisi yok. Daha sonra Sayın Mehmet Atalay`ın talimatı ile bir anda akşam üzeri 10 işçi yardım için salona geliyor. Bu konuda daha yazmadıklarımız da var. Bu arada Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Ali Babacan`la birlikte salona gelen Ahmet Sağlam, hani şu “Allah`ın selamı” dediğimiz bir selamı bile orada çalışanlardan ve bizlerden esirgiyor. Haksız da değil. Çünkü kendisi Gençlik ve Spor İl Müdürü olmaktan daha çok teşrifat müdürlüğü yapıyor. Ankara`daki sayın bakanları ve sayın milletvekillerini protokol tribününde ağırlamak onun birinci görevi. Böyle duyarsız bir müdürün olduğu kente herhalde bir daha bizler de bir etkinlik için gitmeyeceğiz. Ta ki gerçek sportmen, spora bağlı bir il müdürü Ankara`ya tayin edilene kadar.