‘CRIP CAMP: ENGELLİ DEVRİMİ’ OSCAR ADAYI
Amerika Birleşik Devletleri eski Başkanı Barack Obama ve eşi Michelle Obama’nın yapımcılığını üstlendiği engelli hakları hareketinin ortaya çıkışıyla ilgili bir belgesel olan ‘Crip Camp: Engelli Devrimi’ne daha önce köşemizde yer vermiştik. Geçen yıl Sundance Film Festivali’nde ABD Belgesel Seyirci Ödülü’nü kazanan ‘Crip Camp: A Disability Revolution’ geçtiğimiz hafta ‘En İyi Belgesel Film’ dalında Oscar Ödülleri’ne aday gösterildi.
Yapımcı Obama çifti
Film, 1970’lerin başında New York- Woodstock yakınlarındaki bir yaz kampında bir araya gelen ve sivil hakların korunmasına yardımcı olan bir grup engelli genci konu alıyor. Kamp Jened mezunlarının çoğu, ‘Engelli Amerikalılar Yasası’nın kabul edilmesine yol açan protestolarda kilit roller oynadı. Geçtiğimiz mart ayında Netflix’te prömiyeri yapılan ‘Crip Camp: Engelli Devrimi’ kampta çekilen görüntüleri de içeriyor. Obamaların prodüksiyon şirketi Higher Ground tarafından üretilen belgeselin sorumlu yapımcılığını Michelle-Barack Obama çifti yapıyor.
Bir yaz kampı hikayesi
25 Nisan 2021 tarihinde sahiplerini bulacak olan Akademi Ödülleri öncesinde belgeseli size tekrar hatırlatmak istedim. ‘Crip Camp: Engelli Devrimi’, Sundance 2020 Film Festivali’nde gösterime girmiş, iki saatlik umutlu ve ilham verici bir film. Belgesel, New York’un Jened Kampı’nın hikayesini ve bu kampın yaz aylarını orada geçiren gençlere ilham verdiği engelli hareketini anlatıyor.
‘Kampçılar engelli devrimi başlattı’
Filmin yönetmeni ve eski kampçı Jim LeBrecht filmde “Kamp Jened hippiler tarafından engelliler için düzenlenen bir yaz kampıydı. Catskills’de New York’un birkaç saat kuzeyinde sıkışmış olan bu alan, gençlerin günlük yaşamlarından kaçabilecekleri ve sonunda engellilere engelliliklerinin ötesinde görülebilecekleri güçlendirici bir motivasyon sağladı. Jened’de herkesin bedeniyle ilgili bir şeyler vardı” diyor. 1950’lerden 1970’lere kadar uzanan kampı Jim LeBrecht şöyle anlatıyor: “Başlangıçta çok önemli değildi.
Daha sonra bu eski kampçılar dünyayı değiştirmeye devam ettiler ve kendilerini engellilik hakları hareketinin ön saflarında buldular. Bir engellilik devrimini başlattılar. Bu kamp dünyayı değiştirdi. Kimse hikayesini bilmiyor. Jened gibi kamplar, tüm kuşağın engelli insanlarının kendi geleceklerine zemin hazırlamalarına yardımcı oldu. Hâlâ Kova Çağı’ndaydık ve tüm bu farklı kurtuluş hareketlerinin sürdüğünü görüyoruz.”
Eski ve yeni röportajlar yan yana yayınlanıyor
Filmde engellilik devrimine imza atacak olan Lebrecht ve arkadaşları 1971 yılında kampa ilk kez katılıyor. Kamp Jened’deki insanların bir kameraları var ve kampçılarla her şey hakkında düzenli olarak röportaj yapılıyor. Dış dünya tarafından nasıl muamele gördükleri, mahremiyet görmedikleri, maalesef yaşadıkları imkansızlıklar, katılımcıların kendi arzuları ve kendi sesleriyle verdikleri röportajlarda dile getiriliyor. Bu söyleşiler, kampçıların dinlendikleri bir yerde, o zaman üzerinde de düşündükleri günümüz röportaj görüntüleri ile yan yana yayınlanıyor.
Belgesel 1977’deki oturma eylemiyle bitiyor
‘Crip Camp: Engelli Devrimi’ Lebrecht’i ve diğer kampçıları, yaşadıkları deneyiminin şefkatiyle radikalleştiriyor ve gerçek dünyaya geri götürüyor. Bu nedenle onlar engellilik hakları hareketinin ayrılmaz aktivistlerileri oluyorlar. Belgesel, günümüz Engelli Amerikalılar Yasası’nın öncüsü olan, 1973 Rehabilitasyon Yasası’nda önemli değişikliklere yol açan, 1977 yılında çok ses getiren oturma eylemi ‘504 Sit-In’ ile sona eriyor. Burada engellilerin oturma eylemlerinin zorluğunu göz ardı etmek mümkün değil.
Kamp şehir parkına dönüştürülecek
Web sitesine göre; Jened Kampı, serebral palsi olan çocukların aileleri tarafından oluşturuldu. Daha sonra finansal zorluklar nedeniyle 1977’de kapandı, sadece Rock Hill, New York’ta yeni bir yerde tekrar açıldı. New York Eyaleti Serebral Palsi Dernekleri’nden yapılan açıklamaya göre; 25 yıl daha devam ettikten sonra, 2009 yazında finansal şartlar nedeniyle kapandı. 2017’de Rock Hill kasabası, 175 dönümlük mülkü şehir parkına dönüştürme planlarıyla New York’un Serebral Palsi Dernekleri’nden kampı 1.5 milyon dolara satın aldı.
Farklı bir pencere açacaksınız
Oscar töreninden önce herkesi ‘Crip Camp: Engelli Devrimi’ni izlemeye davet ediyorum. Emin olun, farklı bir dünyaya pencere açacaksınız ve hayata dair bakış açınızda çok önemli değişiklikler olacak. Temennim, yalnız ülkemizde değil, tüm dünyada engellilik konusundaki farkındalığı artıracak ve insanoğlunun kendi zihnine vurduğu zincirleri kıracak bu türden belgesel ya da kurgusal filmlerin artması.
Özellikle de şu pandemi çağında buna çok ihtiyacımız var. Zira salgın, insanın kendine yönelik endişelerini artırıp toplu bir içe kapanış süreci başlatırken, dış dünyaya yönelik empati duygumuzda da ciddi bir erozyona sebep oldu. Ve bundan en çok etkilenen de hiç şüpheniz olmasın engelli dünyası.