DOPİNG VE UĞUR ERDENER

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Başkanı Uğur Erdener, aynı zamanda Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü’nü yürütüyor. Bu yıl başında Hacettepe Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren Türkiye Doping Kontrol Merkezi, Fenerbahçeli basketbolcu Diana Taurasi’nin doping sonuçlarının pozitif çıktığını ilan etti. Sporcunun itirazı üzerine yapılan incelemede, analiz sonucunun teknik değerlendirilmesinde bir hata olduğu anlaşıldı. Doping Kontrol Merkezi diğer örnekleri de incelemeye aldığında, 3 sporcunun daha tetkiklerinde aynı hatanın yapıldığını gördü ve raporlar geri çekildi.Laboratuvar kapandı Rektör Erdener bir basın açıklaması ile özür diledi. Ama konu 2020 İstanbul Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’na aday olduğumuz bu dönemde önem kazandı. O zamanlar yaptığı bir basın açıklaması ile “Biz bu hatanın değerlendirmesini duygusallığın ötesinde, bilimin ışığında, tamamen soğukkanlı biçimde arkadaşlarımla birlikte yapıyoruz. Uluslararası Anti Doping Ajansı’na (WADA) gönderilmiş olan dokümanların sonrasında, onlar tarafından görüş bildirmesini bekliyoruz. Laboratuvar ile ilgili alınacak tüm tedbirler hızla uygulamaya konulacaktır. Laboratuvarın tümüyle kapatılması konusu da değerlendirilecektir” dedi. Nitekim, WADA’nın Kanada-Montreal’deki toplantısı sonucunda, Hacettepe Doping Kontrol Merkezi 30 Mayıs 2011’den itibaren 6 ay süre ile hiçbir test yapamayacak şekilde kapandı. Şimdi hata yaptığı Uluslararası Doping Komitesi tarafından teyit edilen bir kurumun en üst yöneticisi, aynı zaman Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Başkanı.Uluslararası kurallarUluslararası kurallar ‘Demir leblebi’ gibidir. Bizde olduğu gibi “Aman idare edelim, bir daha böyle şey olmaz” denmez. Orada verilen kararlar kesindir ve UEFA örneğinde gördüğümüz gibi, ülkenin o spor branşında veya branşlarında kesin şekilde uygulanır. Hal böyle iken, 4 sporcunun doping teknik analizlerinin yanlış yapıldığı bir kurumun en üst derecedeki yetkilisi, aday olduğumuz 2020 İstanbul Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nda, diğer ülkeler ve bizzat üyesi olduğu Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) tarafından ne kadar ciddiye alınacaktır? Bu konunun üzerinde durup tartışılması gerekir. Ülkemizin çok avantajlı olarak gireceği bu yarışta, kişilerin hırslarının akıllarının önüne geçmesini engellemek için, gerekli girişimler zaman kaybedilmeden yapılmalıdır.Uğur Erdener’den incilerFenerbahçeli bayan basketbolcunun doping sonuçlarının pozitif çıkması üzerine, ocak ayında Fenerbahçe’nin Köln’de analiz yaptırmak istemesini, Basketbol Federasyonu’nun kabul etmesinden üzüntü duyduğunu Uğur Erdener 13 Ocak tarihinde açıklıyor ve ilave ediyor: “Bu merkezde yapılan tüm doping analizleri doğrudur. Yüksek deneyime sahip olan merkezimize, Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkas ülkelerinden her yıl 3500-4000 numune gönderilip, tahlil istenmektedir. Kurumumuza güvenim kesinlikle yüzde 100’dür.”Özür dilerim Tarih 21 Şubat 2011. Bu kez basının karşısına geçen Hacettepe Üniversitesi Rektörü Uğur Erdener, üniversite bünyesinde bulunan Doping Kontrol Merkezi’nin 4 sporcuya yanlış rapor vermesini doğruluyor, insan hatasından kaynaklandığını söylüyor. Konu ile ilgili tüm sporculardan özür diliyor ve “Toplam 4 test raporu Doping Kontrol Merkezi tarafından geri çekilmiş ve konu ile ilgili WADA’ya bilgi verilmiştir” diyor. Yine aynı rektör 1 Haziran tarihinde “WADA tarafından Doping Merkezi’mizin çalışmaları askıya alındı, bir süre belirtilmedi, bekliyoruz” diyor. 29 Haziran tarihinde de lisansın tümü ile iptal edildiği WADA tarafından bildiriliyor.Adaylığımızı etkilemez (!) Bunlara rağmen, yine aynı zamanda Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı olan Uğur Erdener, bu kez ağustos ayının ikinci yarısında yaptığı açıklamada, bu durumun 2020 Olimpiyat Oyunları’na adaylığımızı etkileyip etkilemeyeceği sorusu üzerine şöyle diyor: “Laboratuvarımız yaptığı hatayı kendisi bildirmiştir, başkası değil. Bu konuda WADA yetkilileri hakkımızı teslim etmiştir, kısa zamanda konu çözümlenecektir. Hacettepe Doping Kontrol Merkezi, İstanbul’un raporuna eksi değil, tam tersine artı olarak yansıyacaktır. Bunu içinde yaşayan bir insan olarak gönül rahatlığıyla söyleyebilirim” diyor. Yukarıdaki kronolojik sıralamayı baktığınız zaman, bize yorum yapmak düşmüyor. Bundan sonra yorum yapmak okuyucularımıza kalıyor. İstanbul’un 2020 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’na adaylığını etkilemeyecek çözümlerin bulunması da başta Sayın Başbakanımız olmak üzere, Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Suat Kılıç ve diğer spor yetkililerimize kalıyor. Son bir soru: Sayın Uğur Erdener, Allah aşkına açıklar mısınız, yanlış analizler sonucu yönetiminiz altındaki Doping Kontrol Merkezi’nin, WADA tarafından kapatılması, 2020 İstanbul Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’na adaylığımıza nasıl ARTI olarak yansıyacak? 12.09.2011 Posta Gazetesi