GÜN
SAAT
DAKİKA
SANİYE
| Posta

ENGELLİLER TARİHİ

Uzun süredir engellilerin tarihte yaşadıkları zorlukları , karşılaştıkları davranışları , rehabilitasyonları ile ilgili konuları merak eder dururdum. Yaptığım küçük bir araştırmada , Dr. Aleksander Mayer’in Almanya’da yazdığı bir kitabı esas aldım . Bunun yanında da bazı bilgilere ulaştım. Sizlere bu hafta ve önümüzdeki hafta özet şeklinde ‘’ Engelliler tarihi’’ ni anlatmaya çalışacağız. Milattan 45 bin yıl önce Engelli insanlara ait ilk bulgular Kuzey Doğu Irak’ da yapılan kazılarda ortaya çıkıyor. M.Ö. 45 bin yıllarında yaşadığı düşünülen 35-40 yaşında birinin kalıntılarından ağır engelli olduğu saptanıyor. Sol gözünün görmediği, sağ kolunun ve elinin felçli ve yüreme zorluğu olduğu saptanıyor. Ancak bütün bu engellerinin bir şekilde rehabilite edildiği ve bunlara rağmen 40 yaşlarına kadar yaşadığı ortaya çıkıyor. Dünya tarihi Dünya tarihinin başlangıcı Milattan yaklaşık 3 bin yıl önce kabül ediliyor. Eski Mezopotamya’dan elde edilen bilgilere göre , o devirlerde devlet kurumlarında, tapınaklarda , hafif engellileri, sağırları ve körleri çalıştırmışlar ve toplumla böylece kaynaşmalarını sağlamışlar. Hatta içlerinden bazıları yüksek idari görevlerde bulunmuş. Bu tarihlerde engelliler cezalı olarak görülmemiş, yaratıldıklarında , Tanrı’nın kötü bir gününe geldiklerine inanılmış. Eski Mısır M.Ö. 11 ve 12’ nci yüzyıllarda eski Mısır’da , okullarda verilen ders kitaplarında şöyle bir bölüme rastlanmış : ‚’ Bir körle gülüp alay etme. Bir cüceyi aşağılama. Ağır felçli bir insanın durmunu daha da zorlaştırma. Tanrı’nın yarattığı zeka engelli bir insanla alay etme. ‚’ Yaklaşık 3 bin yıl evvel eski Mısır’da ders kitaplarına giren bu sözlerin, geliştirilmiş şekli ile bir ders konusu olarak bugün ülkemizde okullarda okutulmaması ne kadar acı değil mi ? Elde edilen bilgilerden eski Mısır ‚ da görme engellilerin bayramlarda ve kültürel toplantılarda şarkıcı ve müzisyen olarak görev aldığını da anlıyoruz. Eski Yunanistan Yunanistan’ın antik çağlarında ateş ve dövme tanrısı Hephaistos’un doğuştan felçli olduğunu öğreniyoruz. Annesi Hera , onu diğer tanrılardan gizlemek için Olympos ‘ tan aşağı ittiği de edinilen bilgiler arasında. Hephaistos dövme sanatını öğreniyor ve böylece içinde bulunduğu topluma hizmet ediyor. 6 ‘ncı yüzyılda Atina’da savaşta engelli olanlara maaş bağlandığını, daha sonra bu kuralın tüm engellilere uygulandığını öğreniyoruz. Roma İmparatorluğu Roma İmparatorluğu’nda ise , başlangıçta engellilere büyük bir tolerans gösterildiğine rastlayamıyoruz. Roma’ da yeni doğan veya çocukluğunun ilk yaşlarında engelli olduğu anlaşılanların babaları tarafından öldürülmesine izin veriliyormuş. Bu yasa Milattan Sonra 4’üncü yüzyılda tamamen yürürlükten kaldırılmış. Ayrıca engelli kölelerin de , eğlence maksadıyla Kraliyet Sarayı’nda ve evlerde beslendikleri de elde edilen bilgiler arasında. Milattan Sonra 330 yılında İstanbul’da bedensel engelliler için bir ‘’ Yaşama Evi ‘’ yapıldığı da kaynaklara göre belgeleniyor. Orta çağlarda engelliler Orta çağlarda engelliler başlangıçta büyük zorluklarla karşılaşmış. Engelleri yüzünden ‘’ İçlerinde bir şeytan ‘’ diye topluma tanıtılmış ve çok zor zamanlar yaşamışlar. O dönemde doğan engelli bebekler öldürülerek şeytanın ortadan kaldırıldığına inanılmış. Engelli insanlar toplumdan izole edilmiş, böyle insanların karakter problemleri olduğu topluma öğretilmeye çalışılmış. Genelde zeka engelliler ‘’ Deli ‘’ olarak adlandırılmış. Ancak bunların bir kısmından da özel durumları yüzünden korkulmuş , az da olsa kutsal varlıklar olarak kabul edilmiş. Önümüzdeki hafta , belki de ondan sonraki hafta , yavaş yavaş günümüze doğru engellilerin tarihsel gelişim içinde toplumdaki yerlerini anlatmaya devam edeceğiz.DUYURU Destek yaz 5633 ‘ e gönder . Engellilere destek ol. Bir mesaj 5 YTL . ———– Bu köşe ile ilgili yorumlarınızı www.tesyev.org sitesindeki ‘’ Yazarlarımız ‘’ bölümüne tıklayarak yapabilirsiniz. Güzel Söz Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı olmak gerekir. Balzac