Gençlik ve Spor İl Müdürleri

Yavuz Kocaömer

Gençlik ve Spor İl Müdürleri

Ülkemizdeki 81 ilimizde , 81 Gençlik ve Spor İl Müdürü müz var. Eskilerin deyimiyle , bir elin beş parmağı nasıl birbirine benzemezse , bu 81 müdürümüzün arasında da farklılıklar var. Bazıları görevini layıkıyla yapar, bazıları politik hesapların peşinde koşup yerini sağlamlaştırmaya çalışır. Bazıları birtakım ilişkilerini kullanarak bir yerlere gelmeye çalışır. Yani diğer sektörlerde durum neyse, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüe bağlı il müdürleri de aynı durumda. Bunda da garipsenecek bir şey yok.

Ancak il müdürlerimizin bir kısmı bazen o kadar ileri gider ki (kendi tecrübelerimizle sabittir) Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüe bağlı memurlar olsalar da , bulundukları illerde valinin emrinde İl Spor Başkanı olarak çalıştıklarından, valiler de bulundukları illerde cumhurbaşkanını temsil ettiğinden , onlar da kendilerini neredeyse cumhurbaşkanı sayacak kadar işi ileri götürürler. Saydığımız tipteki il müdürleri şükürler olsun ki çok azınlıktadır.

Çalışkan müdürler

İl spor müdürlerimizin bir kısmı Türk sporunun gerçek temel taşlarının, bulundukları illerdeki faaliyetleriyle doğrudan ilgili olduğunun bilincinde , gece -gündüz çalışırlar. O ildeki tesisler bakımlıdır, spor kulüpleri il müdürlüğü ile iyi ilişkiler içindedir. Ve böylece de gerçek sporcular birkaç istisnanın dışında böyle illerden çıkar.

Protokol müdürleri

Bir kısım müdürler görevlerini bulundukları illerde sporu geliştirmek yerine protokol müdürlüğü yapmak olarak kabul ederler. İllerine gelen bakanları , milletvekillerini, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü üst kademesinde çalışanları karşılamak onlar için spor faaliyeti yapmakla aynı anlama gelir. Futbol maçlarında siyasileri en iyi yerlere oturtmakta birbirleri ile yarışırlar.

Hatta \Aman benim üstümde bir devlet yetkilisi geliyor. Hemen gidip il sınırından karşılayayım, bağlılıklarımı bildirip arzularını gözünden okuyarak kendisini memnun edeyim ki yarın öbür gün yerim sağlam olsun\ diye düşünürler.

Ancak yukarıda saydığımız hususları değerlendirmek ve bir sonuca varmak bizim görevimiz olmadığı gibi, yetkimiz dahilinde de değildir.

Bizi ilgilendirenler

Bizi ilgilendiren il müdürlerini engelliler sporuna destek olanlar ve olmayanlar diye ikiye ayırmaktır.

Bir bakarsınız bir ilde sadece engellilere ait bir spor tesisi vardır. Ama o ildeki engelli spor kulüpleri antrenman yapabilmek için neredeyse o il müdürüne yalvarmak durumuna düşer. Çünkü onlar istediğinde salon o bölgenin voleybol, basketbol veya başka bir spor dalıyla ilgili bir etkinliği ile doludur. Oysa o tesis üzerinde de yazdığı gibi engelli sporcular ve engelli sporları için yapılmıştır.

Bir de ilinde engelli spor tesisleri veya engellilere uygun spor tesisleri olmayan il müdürleri vardır ki onlarda engelliler sporu yapabilsin diye gerekirse sporcuları merdivenlerden yukarı kucaklarında taşırlar.

Bazı il müdürleri engelli sporcuları sanki onların hareket yeteneği çok fazla imiş gibi şehrin bir ucundaki spor salonuna antrenman yapmaya gönderir. Bir de utanıp sıkılmadan sporcuların oraya nakli için o spor kulüplerinden bedel talep ederler. \ Minibüse tekerlekli sandalye yükleyemezsiniz \ diye mantık dışı yazılar yazar .

Bizzat yaşadık

Engelliler Spor Federasyonu Başkanı olduğumuzda sporu doğu ve güney doğuya götürebilmek için bu bölgedeki bir ilimizde Türkiye Engelliler Yüzme Şampiyonası düzenledik. Bir kaç yönetim kurulu üyemizle birlikte orada idik. İlk günkü yarışmalar sonucunda akşama doğru Gençlik ve Spor İl Müdürüün nerede olduğunu sorduk. \ İşleri yoğun \ cevabını aldık.

İkinci akşam, şampiyona bittikten sonra valinin verdiği yemekte yanımda bir bey oturuyordu. Kendini tanıttı: Ben Gençlik ve Spor İl Müdürüyüm.

Elini sıkmadım. Kendisine \Sizin yanınızda oturmayı dahi düşünmüyorum. Ben Türkiye Engelliler Spor Federasyonu Başkanıyım. Sizin ilinize geldim. İki gündür burada bir etkinlik yapıyoruz, ortada yoksunuz. Bu ne biçim il müdürlüğü?\ diyerek yemeği terk ettim.

Daha sonra gerekli müracaatları yaparak bu kişinin Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüden başka bir göreve tayinini sağladım. Bu tip il müdürleri kendilerini federasyon başkanlarından da üstün görürler. Düşünmezler ki oraya gelen federasyon başkanları, o spor dalında tüm Türkiyeyi temsil ederken, onlar sadece o ildeki sportif faaliyetlerden sorumlu ve yetkilidirler.

Neden yazdık?

Bugünden itibaren gerek diğer basın mensubu arkadaşlarımızla, gerekse bizzat muhtelif illerdeki engelli spor kulüplerinin vereceği bilgilerle , sizlere ara sıra bu sütunlarda Geçlik ve Spor İl Müdürlerimizi tanıtacağız. Engelli sporuna destek olan, engelli insanlarımızın yanında olanları bizlerden okuyup öğreneceksiniz. Aksi davrananlar da yine bu köşemizin konuğu olacaklar. Bu bakımdan ülkemizin illerindeki engelli spor kulüplerimizi de bize bu konuda bilgi vermeye davet ediyoruz.

Amacımız ne il müdürlerimizi hak etmedikleri halde eleştirmek , ne de göklere çıkarmak. Bu ülkede spora destek olan birimlerin en önemlilerinden bir tanesi olan Gençlik ve Spor İl Müdürleriin de özellikle engelliler sporuna ilgisinin ne ölçüde gerçek hayata yansıdığını sizlerden gelen mektuplardan biliyoruz.

Umudumuz, özellikle engelli sporunun yoğun olarak yapıldığı illerde Gençlik ve Spor İl Müdürlerimizin yardımsever, destekçi ve örnek davranışlarını buradan sizlere duyurmaktır.