GÖRME ENGELLİLER

Yavuz Kocaömer Posta

Son haftalarda Sayın Sakıp Sabancı’nın, Türkan Sabancı Görme Engelliler Okulu’ndaki öğrencilerin azlığından şikayet etmesi üzerine, konu yeniden gündeme geldi. Eğitim almayan 6 binden fazla görme engelli çocuğun bulunduğu ülkemizde, benzer okulların kapasitelerinin de dolu olmayışı belli ki çok insanımızı üzmüş.

Bir e-mail zinciri ile Türkan Sabancı Görme Engelliler Okulu ve diğer okullarda bedelsiz eğitim verildiği söyleniyor ve bu okullara öğrenci bulunması konusunda herkes birbirini yardıma çağırıyor. Aynı e-mailin benim adresime 12 ayrı yerden geldiğini düşünürsek, internetin yavaş yavaş hayatımıza nasıl girdiğini de bir kez daha anlamış oluyoruz.

Körler Federasyonu

Ülkemizde diğer engelliler gruplarına baktığımızda, görme engellilerin eğitim seviyelerinin oldukça yüksek olduğunu görürüz. İçlerinde özellikle de çok sayıda hukukçu vardır. Bunun yanı sıra psikologlar, eğitmenler, hatta doktorasını yapmış yüksek okul mezunları da mevcuttur.

Ancak, Körler Federasyonu, kendi içinde de politikayla çok fazla uğraştığından, sosyal konulara eğilmeye fırsat bulamamaktadır. Körler dernekleri de çoğunlukla sadece kendi dernek yaşamlarını devam ettirebilmek için yardım toplamaktan öteye, diğer konulara fazla ilgi gösterememektedirler. Çoğunlukla sporun gereksizliğine inanan yöneticileri dahi mevcuttur. Oysa spora gönül veren görme engellilerin sosyal yaşamın içine nasıl girdiklerini, nasıl mutlu olduklarını düşünmezler bile.

Dernekler

Belli bir koordinasyon içinde, görme engelli dernekleri çevrelerindeki çocukları, kapasitesi boş olan yurt çapındaki bu okullara yönlendirmek zorundadırlar. Böylece bu çocukların da sokaklarda enstrüman çalarak hayatlarını kazanmaya uğraşı verirken, eğitimsiz kalmalarına da göz yumulmamış olur.

Kendi deneyimlerimizden de bildiğimiz gibi, bir kısım görme engelli çocuklara sahip anne-babaların da neredeyse çocuklarının eğitim yerine aile bütçesine katkıda bulunmak için sokaklarda dolaşmaları ve o küçük yaşlarda para kazanmak zorunda kalmaları işlerine gelmektedir.

Şu anda Erzurum, Adana, Konya, Denizli, Tokat gibi illerimizdeki görme engelli okullarında, okul kapasitesinin çok altında öğrenci bulunduğu bir gerçektir. Bunlardan Tokat’ta iki sene kadar evvel açılan 200 öğrencilik okulda son aldığımız haberlerde sadece dokuz öğrencinin eğitim yaptığı söyleniyordu. Daha önce de yazdığımız gibi, engelliler ile ilgili yapılacak tesisler, açılacak merkezler konusunda muhakkak bir koordinasyon sağlanmalıdır. Böylece ülkemizin kısıtlı olan kaynakları taşa toprağa yatırılıp, boş kalan okullar açılmamış olur.

Bu konuda da her zaman yazdığımızı tekrar edelim. Ülkemizde bu koordinasyonu sağlayacak, kontrol edecek tek kurum ülkemizin bugünkü ortamında Cumhurbaşkanlığımızdır. Kurulacak bir komite ile engellilere dönük yapılacak her türlü yatırımın en son kararı bu komiteden çıkmalıdır. Böylece belli engelli gruplarının daha yoğun olduğu yerlerde insanlarımıza hizmet verebilecek kurumlar açılacaktır.

Engelliler Federasyonu dörde bölündükten sonra kurulan Görme Engelliler Spor Federasyonu bugüne kadar görülmemiş bir etkinlikle faaliyetlerine devam etmektedir. Başlarında bu işe gönlünü vermiş Asaf Avcı gibi pırıl pırıl genç bir başkan vardır.

Zamanımızda kurulan İstanbul Görme Engelliler Spor Kulübü, yanına her geçen ay yeni kulüpler katmakta, yeni organizasyonlara girmektedir. Görme engelliler için böyle bir başkan ve federasyon bir şanstır. Türkiye Körler Federasyonu da daha evvel bizzat yaşadığımız kişisel sorunlardan ve anlaşmazlıklardan bir an önce arınmalı ve bu federasyonla işbirliği yaparak görme engelli çocuklarımızı ve gençlerimizi spor yoluyla topluma kazandırmanın ve eğitimlerine katkıda bulunmanın vereceği zevki paylaşmalıdır.

Bu konuda TESYEV, Görme Engelliler Spor Federasyonu ile işbirliği içindedir. Kendi olanakları çerçevesinde gerekle malzemeleri getirip federasyonun emrine vermektedir. Ayrıca Körler Federasyonu ile de her an işbirliğine hazırdır. Yeter ki kişisel çıkarların söz konusu olmadığı bir ortamda, topluma hizmet verecek yöneticiler TESYEV ile birlikte çalışmayı kabul etsinler.