GÜN
SAAT
DAKİKA
SANİYE
| Posta

NEDİR BU SAÇMALIK?

Yavuz Kocaömer Posta

Köşe yazarı İlker Sarıer, 13 Mayıs tarihli Sabah Gazetesi nde “Sakatlar Haftası ve Aldatmacalar” başlıklı bir yazı yazmış. Belli ki engelliler konusunda hiçbir bilgisi yok. Engelliler dünyasında neler olup bittiğinden de bihaber. Olabilir! Herkesin engellilerle ilgili her şeyi bilmesi mümkün değil. Ama insan bilmediği bir konuda yazı yazınca, hem kendini komik duruma düşürüyor, hem de istemeden de olsa engelli insanlara hakaret ediyor. Gelin bu beyin yazısını birlikte inceleyelim.

Samsun da “Sakatlar Haftası” münasebetiyle düzenlenen kutlama etkinlikleri yanlış. “Neyi kutluyorlar” diyor. Bizce bu görüşünde haklı.

Ama bunu abartmaya gerek yok. Olsa olsa bu haberin çıktığı gazetenin muhabirinin bilgisizliğidir. Engelliler haftası, ülkemizdeki engellilerin hiç değilse senede bir kere sesini duyurabildikleri, medyada yer alarak varlıklarından politikacıları, devlet kurumlarını ve insanları haberdar etmesine yardımcı olan bir etkinlik.

sonuBurada duralım

Dahası var

sonuSizin yazdığınız saçmalık

İlker Bey, “Saçmalıklarla o insanlar değil, kendimizi kandırıyoruz. Bir engelliye “engelli değilmiş gibi davranmak” en büyük zarar ve ayıptır. Doğru olan, engelli olduğu halde, toplum içinde mutlu ve mesut yaşayabileceğini hissini ve gerçeğini verebilmektir” diye ahkam kesmeye devam etmiş.

Sizin o engelli insana, engelli gibi muamele etmek şeklindeki düşüncenizin, dünyadaki hiçbir ülkede yeri yok. Bilmiyorsanız bir daha söyleyelim; engel diye birşey yoktur Bay Sarıer. İnsanlar arasında farklılıklar vardır. Engelli insanların hiç istemediği bir şey kendilerine engelli gibi davranılmasıdır.

sonuPolemik

sonu“Tek gözlü sürücüler”

Hızını alamayan İlker Sarıer, 17 Mayıs tarihli Sabah Gazetesi ndeki köşesinde, bu sefer tek gözü görmeyen sürücüleri diline dolamış. Ona göre tek gözlü sürücülere kısıtlı da olsa ülkemizde verilen araba kullanma hakkı yanlışmış. Zaten iki gözlüler ne kadar düzgün araba kullanıyorlarmış da, tek gözlülere bu olanak sağlanıyormuş!

sonuBilim anlayışına bakın!

Nitekim “MONDER” in ikazları ile 18 Mayıs tarihli köşe yazısında özür diliyor.

Özür dilemek bir medeni davranıştır. Ama önce bilmediği konularda ahkam kesmek, sonra da “bilmiyorduk” demek doğru değil. Bizlere gazetelerde verilen köşeler ne yaz boz tahtası ne de babamızın malı.

İlker Bey bir de saf saf şöyle yazmış: Bir gözümü kapattım ve ileriye baktım. Gerçekten ne derinlik kalıyordu ne de geniş açı.

sonuSon söz!

sonuHEPİMİZ BİR ENGELLİ ADAYIYIZ!