Sizlerle beraber I

Sizlerle beraber I Posta

Yavuz Kocaömer Posta

Bu hafta ve önümüzdeki hafta sizlerden gelen mektupların içinden seçtiklerimizi özetleyerek yayınlayacağız. Belki ilgili kişiler okurlar da , biz de dertlerinize çare bulunmasında aracı oluruz.

Niğde Cemil Meriç Görme Engelliler İlköğretim Okulu

Okurumuz gönderdiği mektupta ; ‘’ Türkiye’de her gün okuma – yazma ile ilgili yeni bir kampanya düzenleniyor. Avrupa Birliği’ne girmek için gün sayan Türkiye’de okullaştırma oranı yükseltilmeye çalışılıyor. Bu arada 20 yıl önce Niğde’de açılan Cemil Meriç Görme Engelliler İlköğretim Okulu öğrenci sayısının 31, masrafların ise fazla olduğu öne sürülerek kapatılmak isteniyor. Aynı okul 2 yıl önce de kapatılmak istenmiş ve bunun için ‘’ Okul , Milli Eğitim Müdürlüğü olacak ‘’ diye boşaltılmıştı. Öğrenciler de pansiyon olan eski binaya taşınmıştı ‘’ diye yazıyor.

Mektup şöyle devam ediyor : ‘’Sayın Yavuz Kocaömer , bir çocuğun okula , çevreye, bulunduğu şehre alışması kolay mı ? Bu çocukların buradan bir başka şehre gönderilmesi onların anne – babalarını etkiliyor. Ailece bir taşınma söz konusu oluyor. Bu çocuklar kendi başına bir şehirden bir şehire nasıl gidecek ? Bu ailelere yazık değil mi ? 6 tane görme engelli öğretmen var . Evlerini aldılar , çevreyi tanıdılar , bağımsız hareket edebiliyorlar. Onları bir kalemde silip atmak doğru mu ? Bu çocukların aileleri kırsal kesimden. Yemin ederim hepsi köyden , kasabadan Niğde’ye gelmek için yol parası bulamıyor . Bu kişiler başka bir şehre gidip , öğrencisini hafta sonu nasıl alacak ?Çocuklar hafta sonlarını ailelerine kavuşabilmek için iple çekiyorlar. Şimdi onların karanlık dünyalarını iyice karartmayacak mıyız ? Bu okulun yıllık gideri 90 milyar lira. Bu devletimiz için büyük bir para mıdır ? 31 görme engelli öğrenciye verilen bu para o kadar mı çoktur ? ‘’

Milli Eğitim Bakanlığı’na

Milli Eğitim Bakanlığımız’ın yetkilileri her halde bir şekilde yukarıdaki mektubu okuyacaktır. Konunun acil olması ve sosyal bir yaraya parmak basması bakımından duyarsız kalacaklarını zannetmiyoruz. Bizi de haberdar ederlerse, gelişmeleri sizlerle paylaşırız.

Akmerkez ve engelliler

İstanbul’dan yazan Erol Çalışır isimli okurum Etiler – Akmerkez’de yaşadıklarını şöyle anlatıyor: ‘’ Kapıdaki görevli arkadaşa engelli olduğumu ve otomobilimi nereye park edeceğimi sordum. Kendisi Akmerkez’de engelliler için otopark olmadığını , dışarıda bir yere, yani özel otoparka bırakabileceğimi söyledi. Koskoca Akmerkez’de engelliler için nasıl bir otopark olmaz! Bence var ama o arkadaşın bundan haberi yok , bilgilendirilmemiş. Otomobilimi özel bir otoparka bıraktım ve Akmerkez’e girdim. Daha önce defalarca Akmerkez’e gelmiş ve bizler için özel hazırlanmış tuvalete girmiştim. Yine daha önce olduğu gibi dakikalarca tuvalette bekledim. Çünkü engelliler için yapılmış tuvaletten hep sağlıklı kişiler çıktı. Her çıkanı uyardım kibarca. "Arkadaşım bak kapıya , engelli amblemi var . Bu bizim için yapılmış bir yer. Lütfen bir dahaki sefere daha dikkatli olur musunuz ? " dedim. Bu arkadaş şimdi bana destek mi oldu , yoksa köstek mi size soruyorum ?‘’

Diğer alışveriş merkezleri

‘’ İstanbul’ daki büyük alışveriş merkezlerinin birçoğunda engelliler için ayrılmış otoparklar var. Ama gelin görün ki bu yerlere çoğu zaman sağlıklı kişiler park ediyor . Bir anlamda bizi engellemiş olmuyorlar mi ? Alın bir köstek daha!.. İstanbul’ da seyrekte olsa kaldırımlarda yapılan küçük rampaların önüne herkes arabasını istediği gibi park ediyor. Kısacası bizi düşünen yok. ‘’

Haksız mı ?

Erol Çalışır tabii haklı. Ben yazmaktan yorulmadım, bıkmadım . Engellilere karşı böyle duyarsız olan , onlara ayrılmış park yerlerine arabalarını park edenler de bıkmadı. Onlar da aynı duyarsızlığa, saygısızlığa devam ediyorlar. Bu sorunların altında da hep eğitim seviyemiz yatıyor. Bunlar eğitimli insanların yapacağı şeyler değil. Eğitim derken, toplumsal eğitimi kastetmekteyiz. Yoksa liselerden , üniversitelerden alınan diplomaları değil.

Yalnız genç

Kocaeli’nden ‘’Yalnız genç’’ rumuzuyla mektup yazan okurum İ.E. ‘’ Yüzde 50 engelliyim. ( Anlattığına göre engeli spina bifida. Yani belden aşağısı felçli.) 1980 yılında doğdum. Babam düşük dereceli bir memur emeklisi. Annem diyabet hastası. Ayrıca ilköğretim 5’nci sınıfa giden bir kız kardeşim var. Onunda kolu doğum sırasında yapılan yanlış bir hareketten dolayı çolak. Geçen sene Kocaeli Tıp Fakültesi’nde ameliyat ettirdik ama bir düzelme olmadı. Ben artık çalışmak istiyorum.’’

Hayırseverlere duyuru

‘’ Yüzde 50 engelli olduğuma dair raporumu da size ilişikte gönderiyorum. Tek isteğim engellilere uygun bir motosiklet sahibi olmak. (Akülü arabayı kastetse gerek) Bana bunu temin edecek hayırsever bulursanız ömür boyu size de ona da minnettar kalırım. Dilenmek istemiyorum. Çalışmak istiyorum. Bunun içinde böyle bir arabaya ihtiyacım var. ‘’Yardım etmek isteyen vatandaşlarımız yukarıdaki telefonuma başvururlarsa ‘’Yalnız Genç ‘’ rumuzlu İ.E. ile bir araya getirilecektir.

DUYURU

21 Haziran tarihinde Samanyolu TV’de Mehmet Şeyho’nun yönetiminde canlı olarak yayınlanan ve yoğun istek üzerine bu akşam saat 24.00’ de banttan tekrar verilecek olan ‘’Spor Zamanı ‘’ nı kaçırmayın. Program konukları Golf Federasyonu Başkanı Ahmet Ağaoğlu ve Anadolu’dan gelen genç golfçülerle ve Golf Milli Takımımızın genç oyuncuları.

GÜZEL SÖZ

Cömert kişi kapısından dağıtırken, Tanrı ona penceresinden bahşeder. İngiliz Atasözü