Sosyal Hizmetler Genelgesi

Sosyal Hizmetler Genelgesi Posta

Yavuz Kocaömer Posta

İçişleri Bakanlığı, 3 Ocak 2002 tarihinde tüm illerimizin valilerine ‘Sosyal Hizmetler’ başlıklı bir genelge gönderdi. Sosyal hizmetlerin yönetiminde, mahalli ve mülki idarelere önemli görevlerin verildiği hatırlatılan bu genelgede, 2002 yılının sosyal hizmet alanında bir atılım yılı haline getirmek amacıyla belirtilen hedefler sıralanmış.

Sivil toplum kuruluşları

Öncelikle istenen, insan gücü ve mali kaynakların tahsisi ve kullanımda sosyal hizmetlere ağırlık verilmesi, yörelerinin potansiyel kaynaklarını harekete geçirmek üzere, sosyal hizmet amacıyla kurulan sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapılması ve sosyal nitelikli hizmetlerin planlanması, finansmanı ve yürütülmesinde kaynak israfını önlemek, verimliliği ve etkinliği sağlamak üzere koordinasyon ve işbirliğine önem verilmesi öngörülüyor.

Bunu yapabilmek için de “Valilikler öncülüğünde bir ortak envanter oluşturarak, sosyal hizmet kapsamında bulunması gereken bütün vatandaşlarımızın (engelliler, korunmaya ve barınmaya muhtaç durumda olanlar, kimsesizler, bakıma muhtaç yaşlı, dul ve yetimler, sokakta yaşayanların) tespiti yapılmalı, kayıtları tutulmalı ve ilgililerin yardım ve hizmet ihtiyacı sona erinceye kadar kayıtların güncelliği sağlanmalıdır” deniliyor.

Genelgenin yayınlanmasından itibaren geçen dört ay sürede, en azından içinde yaşadığımız İstanbul ilinde yukarıda belirtilen çalışmalarla ilgili bir bilgi bize ulaşmadı. İstanbul Valiliği ve diğer valiliklerimiz bu konuda bilileri gönderirlerse örnek olarak burada yayınlarız.

Engellilik nedeni

Ayrıca, “Yöresel olarak engelliğe neden olan ya da engelliliği yaratan koşullar, sağlık kuruluşlarıyla işbirliği içinde tespit edilmeli, bu tespitler doğrultusunda koşulların ortadan kaldırılmasına yönelik, başta eğitim olmak üzere, önleyici ve koruyucu hizmetlere ağırlık verilmelidir” deniliyor.

Valiliklerden istenen bir başka konu ise, “Mülki İdare Amirlikleri ve belediyeler ortak kullanılan her türlü fiziksel çevre ve donatının (kamu binaları, yol, park, bahçe, toplu taşıma araçları, ibadethaneler) bu konularda çıkarılmış TSE standardına uygun şekilde engellilerin kullanımına ve ulaşımına uygun hale getirilmesi sağlanmalıdır” deniliyor.

Bir başka maddede ise, “Mahalli ve mülki idareler, ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yaparak, engelliler için bölgenin iş gücü piyasasına uygun meslek ve beceri kazandırma kursları, eğitim ve rehabilitasyon merkezi açmalı ve engellilerin işe yerleşmelerine dair mevzuat hükümlerinin, kamu ve özel kuruluşlarda yerine getirilip getirilmediğini denetlemelidir” deniliyor.

Neden yazdık?

Genelgenin tümünü okuduğunuzda, bu işlere gönül vermiş bir insan olarak heyecanlanıyorsunuz. İçişleri Bakanlığımız gerçekten içinde yaşadığımız çağın koşullarına uygun bir genelge hazırlamış. Aldığımız duyumlara göre, Mahalli İdareler Genel Müdürü Kaya Kavas ile Strateji Daire Başkanı Hasan Canpolat bu genelge konusunda çok duyarlı insanlar. Yani bu genelgenin uygulanması ve takip edilmesi konusunda engelli insanlarımız bu bakımdan çok umutlu.

Ancak, burada işin önemli bölümü tüm valilerimize düşüyor. Eğer valilikler bu işi etkin bir biçimde takip edip, bu genelgeyi madde madde inceleyip uygularlarsa, önümüzdeki birkaç yıl içinde ülkemizde engelli insanlarımız ile ilgili çok olumlu gelişmelere tanık olabiliriz.

Koordinasyon

Genelgede özellikle kaynak israfının üzerinde duruluyor ve mahalli idarelerde kıt olan kaynakların koordineli ve en az fire ile kullanılması isteniyor. Her zaman söylediğimiz konu yine burada karşımıza çıkıyor. İllerdeki koordinasyon valiliklerce yapılacak ama Türkiye genelinde engellilerle ilgili sosyal hizmetler konusundaki koordinasyonun kimin başkanlığında yapılacağı? Her zaman savunduğumuz gibi Cumhurbaşkanlığı… Hatta ülkemizde 7.5 milyon engelli insanın yaşadığı, yakınlarıyla beraber 30 milyon insanımızı ilgilendiren bu konuda kapsamlı bir şuranın yapılması da neden Cumhurbaşkanlığımızın önderliğinde olmasın?