TARİHTEKİ ÜNLÜ ENGELLİLER (I )
Bu hafta ve önümüzdeki hafta sizlerle tarihteki ünlü engellilerden bazılarının hayat hikayelerini paylaşacağız. Ludwig Van Beethoven 1770 – 1827 yılları arasında yaşayan dünyanın en ünlü bestecilerinden Beethoven , son zamanlarını işitme engelli olarak geçirdi. 1787 yılında Viyana’yı ziyaretinde , Mozart kendisine verdiği konserden sonra şöyle dedi : ‘’Dikkat edin ! Bu insandan bir gün bütün dünya bahsedecek . ‘’ Daha sonra 1792 ‘ de Viyana’ya yerleşen ve Joseph Haydn ‘ den ders alan Beethoven çevreye de uyum sağladı. 26 yaşında iken Bir dostuna yazdığı mektuplardan , Beethoven’ ın 1796 yılında , yani 26 yaşındayken işitme kaybına uğramaya başladığını anlıyoruz. Yakın dostu keman virtiyözü Karl Amanda’ ya yazdığı mektubunda çok mutsuz olduğunu, vücudunun en önemli kısmı olan işitme duyusunun büyük ölçüde azaldığını yazıyor ve bunun aralarında bir sır olarak kalmasını istiyor. Kulaklarının devamlı çınladığını ve uğuldadığını belirten Beethoven , buna rağmen en önemli piyano sonatı olan op. 10 ‘ u bu dönemde yazdı. Yine aynı yıllarda 1802 sonunda ise meşhur ikinci senfonisini besteledi. 1815 yılında sol kulağı ile duymayı tamamıyla kaybeden Beethoven , sağ kulağının da pek işe yaramadığını belirtiyordu. 1818 ‘den itibaren ise, artık söylenenleri neredeyse hiç duymuyordu. Hazin son 1824 yılında 9’uncu senfonisinin galasında orkestrayı idare ederken artık işitme duyusunu tamamıyla yetirmişti. Orkestrada çalan müzisyenlere ve ses sanatçılarına Beethoven’a dikkat etmemeleri, yanında bulunan diğer orkestra şeflerini izlemeleri tembih edilmişti. Senfoni bittiğinde tüm salonun alkıştan inlemesine rağmen Beethoven hiçbir reaksiyon göstermiyordu. İşitme duyusunu kaybetmesi konusunda muhtelif görüşler vardı. Bunlardan bir tanesi ise , sinirlendiği bir anda kendisini yere attığı ve bu sırada işitme sinirlerinin zedelendiği ve böyle sağır olduğu şeklindedir.
Dahiliyeci doktorların tesbitine göre Beethoven’in işitme sinirlerinin kronik bir iltihaplanma sonucu zarar gördüğü ve bunun da daha önce geçirilmiş bir tifüsden kaynaklanmaktadır. Ama gerçek neden hiçbir zaman anlaşılamamıştır.
Görme engelli kütüphaneci Jorge Luis Borges 1899 ‘da Buenos Aires ‘ te dünyaya geliyor. 15 yaşındayken babasındaki görme engeli durmadan artıyor ve baba sonunda çalışamaz duruma geliyor. Bu yüzden aile olarak Cenevre’ye geliyorlar. 1921 ‘ de ise tekrar Buenos Aires’e dönerek şiirler ve bazı edebi dergiler için yazılar yazmaya başlıyor. Küçükken başladı Jorge , körlüğünün çocukluğu ile birlikte yavaş yavaş arttığını , 26 yaşındayken geçirdiği 8 ‘ inci ameliyattan sonra bir daha göremediğini anlatıyor. Milli kütüphane müdürü oldu 1938 yılından milli kütüphane müdürlüğüne getiriliyor. 1946 yılında tektatör Peron’ u eleştirdiği için görevden alınıyor. 6 sene sonra Peron’un bir askeri darbe ile indirilmesi sonucunda hükümet tarafından yeniden milli kütüphanenin başına getiriliyor. 1973 yılında Peron seçimlerle yeniden işbaşına gelince kütüphaneyi terk etmek zorunda kalıyor. 1976 yılında Eva Peron’un yeni bir askeri darbe ile koltuğundan indirilmesinden sonra gördüğü insan hakları ihlalleri onun Cunta ile arasının bozulmasına neden oluyor. 1975 ‘te çıkan ve toplama hikayelerin bulunduğu ’’ KUM KİTABI’’ önemli eserlerinden biri. ‘’ Körlük bir felaket değil ‘’ 1980 yılında yaptığı bir konuşmada ‘’ Körlük benim için bir felaket değil. Bunu o kadar romantik görmemek lazım. Yaşanan hayat biçimi önemli . İnsanlar, körleri her şeyi siyah görüyor zannederler. İçlerine kapanık olduklarını düşünürler . Bunların hiçbiri doğru değil. Nasıl hissederseniz öyle yaşarsınız‘’ diyor. Borges’in yukarıdaki sözlerini , okullarda birlikte verdiğimiz seminerlerde Kerim ve Selim Altınok kardeşlerden çok defa duydum. Her ikisi de görme engelli olan Kerim-Selim kardeşler hukuk fakültesini birincilik ve ikincilikle bitirince önce master daha sonra da doktora yapıyorlar. Bunun yanı sıra Devlet Konservatuarı Batı Şan Bölümü ‘nü bitirip , satrançta da Türkiye I’incilik ve II ‘ nciliğini hala ellerinde bulunduruyorlar.
DUYURU Bu köşe ile ilgili yorumlarınızı www.tesyev.org sitesindeki ‘’ Yazarlarımız ‘’ bölümüne tıklayarak yapabilirsiniz. GÜZEL SÖZ İnsanın kendi kendini fethetmesi zaferlerin en büyüğüdür / Eflatun