Tekerlekli Sandalye Dağıtımı
Tekerlekli Sandalye Dağıtımı Posta
Yavuz Kocaömer Posta
Ülkemizde birçok konuda olduğu gibi tekerlekli sandalye dağıtımı konusunda da bir keşmekeş yaşanmaktadır. Tekerlekli sandalye dağıtmayı biraz da kişisel nedenlerle esas meslekleri haline getiren Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği’nden tutun da Türkiye Sakatlar Derneği’ne , Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı’na ( TESYEV) kadar birçok kuruluş ve sivil toplum örgütü ülkemizin dört bir yanında tekerlekli sandalye dağıtmaktadır. Dağıtılan bu tekerlekli sandalyeler gerçek ihtiyaca karşılık vermekte midir ? Uzmanlara sorduk, araştırdık. İşte sonuçları :
Adaptasyon Uzmanlar sandalyenin kullanıcının fiziksel yapısına ve yeteneklerine uygun tasarlanmış ya da kolayca adapte olmasını şart koşuyor. Ve bunun bir tıbbi zorunluluk olduğunu belirtiyor. Oysa bizde ‘’ ihtiyacım var ‘ diyene sandalye gönderilir. Bir ara Omurilik Felçlileri Derneği bu adaptasyonu da yapıyordu . Gelen haberlere göre onlarda galiba her tarafa yetişemiyorlar.
Zararları Tekerlekli sandalye seçimi yanlış yapılırsa , bir süre sonra sırt deformasyonları başlıyor. Eğer engelli kişi adaptasyon yapılmamış bir sandalyede eğri oturma alışkanlığı kazanırsa , bunun sonucu deformasyonlar başlıyor. Vücudun aynı bölgesinin uzun süre baskı görmesinden dolayı yaralar oluşuyor. Yanlış verilen sandalyeler bu yaraların açılmasına ve büyümesine neden oluyor. Özellikle gövde yükünün bindiği kısımlar olan kabaetler, ayak bilekleri, ayak ve topuklarda sıkça görülüyor.
Kas ve damar daralmaları Yanlış pozisyon sonucu oluşabilecek handikaplardan bir tanesi de kas ve damar problemleri. Sürekli yanlış pozisyonda kalan bedenin kas damar yapısı, hareketsizliğin de etkisiyle bulunduğu pozisyonun durumuna göre şekillenmekte ve ciddi problemler yaratabilmektedir. Yine yanlış pozisyon nedeniyle el, ayak, leğen, göğüs, bacak ve kol kemikleri üzerinde deformasyonlar çoğalmakta. Gelişme çağındaki kullanıcıların vücutlarında daha çabuk ve kalıcı bir sorun haline dönüşebilecek , bu durumun önlenebilmesi için vücut simetrisinin bozulmasına neden olmayacak doğru pozisyonlamanın yapılması şarttır. Ayrıca vücut simetrisinin bozulması beraberinde farklı sorunlar getiriyor. Yine yanlış pozisyonlama akciğerlere işlevinin yerine yetirmeyeceği bir şekilde baskı uygulayabilir. Kıkırdak doku sertleşmeleri , damar daralmaları gibi problemlerden kalbin yükü artabilir. Kan pompalanmasındaki aksamalar , kasılabilen kas kitlesinde de artışa neden olabilir. Bu durum vücut stresini arttırdığı gibi tansiyon problemleri de yaratabilir. Tüm bu fiziksel etkilerin yanı sıra bunlardan doğan psikolojik depormasyon önemli bir sorundur. Vücutta oluşan şekil bozuklukları, ağrılar , olumsuzluklar moral değerlerini olumsuz etkiliyor. Bedeni ile barışık olmayan , sürekli rahatsızlık içinde olan kişilerde , fiziksel depormasyonların dahi önüne geçebilen derecede psikolojik sorunlar meydana gelebilmektedir.
Ne yapmalı ? Öte yandan ülkemizde özellikle Anadolu’daki engellilerin çoğunlukla yerlerde sürünmesi tekerlekli sandalye dağıtımında bu önemli noktaların göz ardı edilmesine neden olmaktadır. Bu yanlışı maalesef tüm dernek ve vakıflar yapmaktadırlar. Çünkü onlar için öncelik engelli insanları yatağından kaldırmak , evinden çıkarmaktır. Ama hiç değilse bundan sonra bu zorunluluk ileride bu engelli insanları çok zor durumda bırakacak fizyolojik ve psikolojik sorunların çıkmasına neden olan bu durumun bir mazereti olmamalıdır. Özellikle çok şubeli dernekler ülke çapında gerekli adaptasyonları yapmak için önlemlerini almak mecburiyetindedir. Yoksa bir süre sonra yatağından kalkabildiği, sokağa çıkabildiği için sevinen engelli insanlarımızı sağlık bakımından daha büyük tehlikelerin bekleyeceği de ortadadır. Altı Nokta Körler Derneği ‘nden açıklama5 Ocak 2004 tarihli köşemizde Körler Federasyonu eski yönetim kurulu üyesi Halil Köseler imzasıyla yayınlanan mektuba yukarıda adı geçen dernekten aşağıdaki açıklama gelmiştir.1.Altı Nokta Körler Derneği’nin iki yöneticisinin bir yıl süreyle maaş aldıkları doğrudur. Ancak Dernekler Kanunu’na aykırı olarak değil. Çünkü geçmişte böyle bir iddia İçişleri Bakanlığı’nca da ileri sürülmüş fakat 5. İdare Mahkemesi’nde açılan dava sonucunda söz konusu uygulamanın Dernekler Kanunu’na aykırı olmadığı yargısına ulaşılmıştır. 2.Köseler’in iddia ettiği gibi beyaz bastonları maliyetinin birkaç katı fiyatla satmamaktayız. Derneğimizin ürettiği beyaz bastonlar ülkemizde üretilenlerin en sağlamı , en kullanışlısı ve en kalitelisidir. 2002 yılında 5 milyon 250 bin liraya mal edilmişken, halen nihai tüketiciye 10 milyon liraya satılmaktadır. Maddi durumu iyi olmayan görme engellilere de ücretsiz verilmektedir. 3.Derneğimizin yönetmeliğe aykırı eşya piyangosu düzenledikleri iddiaları kesinlikle yalandır. Bu organizasyonlar için İçişleri Bakanlığı ve Milli Piyango İdaresi’nin izni ile yasalara ve yönetmeliklere uygun biçimde yapılmaktadır. 4.Yapılan eşya piyangosu organizasyonu sonucunda elde edilen 400 milyar lira dolayındaki gelirin amaç dışı yollarla çarçur edildiği ve bu gelirlerden prim adı altında milyarlarca lira haksız çıkar sağlandığı ileri sürülmektedir. Bu doğru değildir. Piyango gelirlerinin amaç dışı olarak harcandığına ilişkin hiç bir yargısal saptama bulunmamaktadır. Sayın Köseler kendisini hem savcı hem de yargıç yerine koyduğundan böyle temelsiz iddialar ortaya atabilme, yargısız infaz yapabilme cüretini gösterebilmektedir. Bu cüretin gösterilmesinde ne yazık ki köşesini bir silah talimhanesine çeviren Sayın Yavuz Kocaömer’in de payı büyüktür. Altı Nokta Körler Derneği
Notumuz : Hiç kimse bu köşeyi silah talimhanesine çeviremez. Bu maksadını aşan deyimi Altı Nokta Körler Derneği’ne aynen iade ediyoruz. Altı Nokta Körler Derneği ve Körler Federasyonu maksadını aşan sözleri ve davranışlarıyla zaten tarafımızdan tanınmaktadır. Bu konudaki yazılarımız devam edecek.Tüm okurlarımızın Mübarek Kurban Bayramı’nın huzur içinde geçmesini dilerim.